Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç: “Üretim Ekonomisine Dönüş Yapmalıyız”

Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, Antalya’da düzenlenen toplantıda Türkiye’nin üretim ekonomisine dönmesi gerektiğini vurguladı. Ardıç, yüksek faiz politikalarının enflasyonu kontrol edemediğini ve sanayiin sadece ithalatla değil, üretimle güçlenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, teknoloji ve Ar-Ge yatırımlarının önemine dikkat çekerek, mevcut süreçlerin sürdürülebilirliğini sağlamak için yapısal reformların şart olduğunu ifade etti.

Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, Antalya'da düzenlenen toplantıda Türkiye'nin

**ANTALYA (İHA)** – Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, Türkiye’nin acilen üretim odaklı bir ekonomiye dönmesi gerektiğini belirtti. Ardıç, “Ülkemizin ekonomik büyümesinin temel motoru üretim, sanayi ve ihracattır. Bu gücü sürdürebilmenin yolu ise ekonomik ve finansal istikrarı üretimle entegre eden dengeli politikalara bağlıdır,” diye konuştu.

ASO Ortak Toplantısı ile Güncel Ekonomik Değerlendirmeler

ASO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı, Antalya’da düzenlendi. Toplantıya katılan ASO Başkanı Seyit Ardıç, güncel ekonomik gelişmeleri analiz ederek, ekim ayı enflasyon verilerini ve sanayicilerin beklentilerini değerlendirdi. Açılışında, ihracatçı firmalara sağlanan yüzde 3 oranındaki Döviz Dönüşüm Desteği’nin Resmi Gazeteyle 6 ay daha uzatıldığını belirten Ardıç, bunun ihracatçılar için son derece olumlu olduğunu ifade etti.

Ekonomide Belirsizlik: Yeni Normalimiz

Ardıç, ABD’nin artırdığı gümrük tarifelerinin sadece ticaret dinamiklerine değil, aynı zamanda küresel politikaya da etki ederek dünyayı yeni bir transformasyona soktuğunu vurguladı. ABD ve Avrupa Birliği’nin yeni tarifelerinin, uluslararası piyasalarda belirsizlikleri artıran bir tepki oluşturduğunu söyledi. “Artık belirsizlik ve öngörülemezlik, hayatımızın bir parçası oldu. IMF verilerine göre, küresel belirsizlik oranları rekor seviyelere ulaştı,” dedi. Ekonomik aktivitelerde olumlu beklentilerin var olduğunu ancak güven endekslerinde ciddi düşüşler yaşandığını da dile getirdi.

Dijital Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik

Dijitalleşmenin ve yapay zekanın üretim süreçleri dahil her alanı dönüştürdüğüne dikkat çeken Ardıç, iklim değişikliği ile sürdürülebilirlik odaklı politikaların da gelecekteki ekonomik gelişmelere yön vereceğini belirtti. Ardıç, “Küresel tedarik zincirlerinde yaşanan aksaklıklar ve teknolojik dönüşüm, ülkeleri daha yenilikçi çözümler aramaya itiyor,” şeklinde konuştu.

Çin ve Rekabet Üzerine Tahminler

Çin’in üretim düzeyinin dikkat çekici bir hızla arttığına vurgu yapan Ardıç, bu gidişatın devam etmesi halinde 2030 yılında Çin’in ABD’yi geride bırakacağı öngörüsünde bulundu. “Eğer bu hızla ilerlerse, 5 yıl içinde kullanılan her iki üründen birinin Çin menşeli olacağını öngörüyoruz,” dedi. Ayrıca rekabetin gelecekte yalnızca tarife politikalarıyla değil, yeni teknolojiler ve sürdürülebilirlik standartlarıyla şekilleneceğini de ifade etti.

Yüksek Faiz ve Enflasyon İlişkisi

Ekim ayı enflasyonunun yüzde 2,55 olarak açıklandığını belirten Ardıç, bu durumun yıl sonu enflasyon öngörülerinin aşmasını muhtemel kıldığını dile getirdi. “Merkez Bankası, faiz oranlarını düşürmesine rağmen fiyat istikrarını sağlama çabası, uzun vadede enflasyonu besleyen maliyet artışlarına yol açıyor,” dedi. Yüksek faiz uygulamalarının reel sektörü olumsuz etkilediğini belirtti.

Yapısal Reformlar Olmazsa İthalat Daha Avantajlı Hale Geliyor

Ardıç, imalat PMI endeksinin son 19 aydır 50 eşik değerinin altında kalmasının sektörde bir daralma sinyali olduğunu ifade etti. Aynı zamanda sanayi üretiminde gözlemlenen düşük seviyeleri ve negatif bir seyri değerlendiren Ardıç, “Mevcut politikalar yapısal reformlarla desteklenmezse, sektörler üretmekten ziyade ithalat yapmaya yönelecek,” dedi.

Eğitim ve İnovasyona Yatırım Gerekliliği

Ardıç, bilgi, kültür ve kurumsal yapıların önemine de vurgu yaparak, “İnovasyona açık bir kültür ve güçlü eğitim sistemleri, sürdürülebilir kalkınmanın temel taşlarıdır,” şeklinde konuştu. Sadece döviz kuruna göre değil, teknoloji ve Ar-Ge ile rekabet gücünün belirlenmesi gerektiğini ifade etti. “Ayrıca, Ar-Ge harcamaları ile ticari başarı arasındaki ilişkiyi kurmak, sektörel gelişime katkı sunacaktır,” dedi.

Toplantı, Seyit Ardıç’ın konuşmasının ardından gerçekleşen “Yılın Komiteleri Ödül Töreni” ile devam etti.