Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Akdeniz Diyetinin Akciğer Kanseri Üzerindeki Koruyucu Etkileri Vurgulandı

Acıbadem Adana Hastanesi’nden Prof. Dr. Alper Fındıkcıoğlu, Akdeniz tipi beslenmenin akciğer kanseri riskini azaltabileceğini belirtti. Beslenmenin tedavi sürecindeki önemi vurgulayan Fındıkcıoğlu, sağlıklı gıdaların bağışıklığı güçlendirdiğini ifade etti. Obezite ve çevresel faktörlerin kanser üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.

Acıbadem Adana Hastanesi'nden Prof. Dr. Alper Fındıkcıoğlu, Akdeniz tipi beslenmenin

Akdeniz Tipi Beslenmenin Önemi

Acıbadem Adana Hastanesi’nde görevli Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Alper Fındıkcıoğlu, günümüzde popüler hale gelen Akdeniz tipi beslenmenin, özellikle taze sebze ve meyve tüketiminin akciğer kanseri riskini azaltabileceğini açıkladı.

Kanser Hastalarında Beslenmenin Rolü

Kanser tedavisi gören bireylerde beslenmenin hayati bir öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Fındıkcıoğlu, “Tedavi sürecinde hem psikolojik hem de fiziksel açıdan güçlü ve dirençli kalmak gereklidir. Böyle bir durum, sağlıklı bir beslenme planı ve gerekli takviye gıdalarla sağlanabilir. Araştırmalar, yetersiz beslenmenin bağışıklık sisteminin zayıflamasına ve aşırı kilo kaybına bağlı olarak hastalığın seyrinin kötüleşmesine sebep olabileceğini gösteriyor” ifadesinde bulundu.

Sarkopenik Obezite Tehlikesi

Kanser hastalarının iştah kaybı yaşamasına rağmen şişman gibi görünebildiklerini söyleyen Fındıkcıoğlu, bunun kas kitlesinin azalması ve yağ oranının artışıyla oluşan ‘sarkopenik obezite’ durumundan kaynaklandığını açıkladı. Bu durumun ayrıca vücutta yaygın enflamasyonun bir göstergesi olduğunu sözlerine ekledi.

Kilo Kontrolü ve Enflamasyon

Prof. Dr. Fındıkcıoğlu, kanser hastalarında görülen kronik enflamasyon ile beslenme bozukluğunun tedavi sonuçlarını olumsuz etkilediğinin altını çizerek, “Beslenme bozukluğunda bağışıklık sisteminin kansere karşı mücadele eden hücreleri destekleyen maddelerin üretimi bozulmaktadır. Obezite, yağ hücrelerinden çıkan bazı maddelerin salınımını artırarak vücutta enflamasyonun artmasına neden olmaktadır. Aşırı zayıflama ve aşırı kilo almanın her ikisi de kanserin gidişatını kötüleştiren faktörlerdir” dedi.

Çevresel Faktörlerin Etkisi

Akciğer kanseri hastalarının beslenmesinde antienflamatuar ve antioksidan özelliklere sahip yiyeceklerin fayda sağlayacağını belirten uzman, rafine gıdaların kanser üzerindeki olumsuz etkilerine de dikkat çekti. Prof. Dr. Fındıkcıoğlu, kanserden korunmak için çevresel faktörlerin kontrol altına alınmasının gerektiğini ifade ederek, “Sigara ve hava kirliliği gibi nedenlerin yanı sıra obezitenin de kanser riski üzerinde önemli bir etkisi vardır. Kilo kontrolü ve sağlıklı beslenme, kanserden korunmak adına atılacak en temel adımlardandır” şeklinde konuştu.

Besinlerin Rolü

Özellikle taze sebzelerin ve meyvelerin akciğer kanseri riskini azaltma potansiyeline sahip olduğunu belirten uzman, bu gıdaların fitokimyasallar, antioksidanlar, lifler ve mineraller bakımından zengin olduğunu vurguladı. Ispanak, brokoli ve domates gibi sebzeler ile antioksidan özellikteki kuersetin maddesini içeren gıdaların yanı sıra selenyum açısından zengin besinlerin de tüketilmesinin fayda sağladığını sözlerine ekledi.

Prof. Dr. Fındıkcıoğlu, akciğer kanseri tedavisi için kemoterapi veya radyoterapi alan hastaların beslenme ihtiyaçlarının kesinlikle uzman hekimler tarafından belirlenmesi gerektiğini, bazı besinlerin ilaçlarla olumsuz etkileşimler yaratabileceğini belirtti. Radyoterapi gören hastalarda yutma güçlüğü yaşanabileceğini vurgulayan Fındıkcıoğlu, akciğer kanseri ameliyatı olacak hastaların bağışıklık sistemini güçlendirecek ve vücut enflamasyonunu azaltacak gıdalara yönelmelerini önerdi.