Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Erzincan’da 1. Mühendislik Sismolojisi ve Kent Jeofiziği Sempozyumu Gerçekleştirildi

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde düzenlenen “1. Mühendislik Sismolojisi ve Kent Jeofiziği Sempozyumu”nda, depremlerle mücadelede bilim ve mühendisliğin önemine dikkat çekildi. Açılışta Doç. Dr. Eren Pamuk ve Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, afet risklerinin azaltılması için disiplinler arası iş birliği gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Akın Levent ise üniversitenin depreme odaklandığını belirtti.

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi'nde düzenlenen "1. Mühendislik Sismolojisi ve Kent

Erzincan’da Mühendislik Sismolojisi ve Kent Jeofiziği Sempozyumu Gerçekleşti

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi, önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaparak “1. Mühendislik Sismolojisi ve Kent Jeofiziği Sempozyumu” düzenledi.

Sempozyum, izleyenlerin saygı duruşuyla İstiklal Marşı’nı okumasıyla başladı ve açılış konuşmalarıyla devam etti.

Şehirdeki Deprem Gerçeklerine Dikkat Çekildi

Açılış konuşmasını yapan Sempozyum Kurul Başkanı Doç. Dr. Eren Pamuk, Türkiye’nin depremlere karşı savunmasız bir coğrafyada bulunduğuna vurgu yaptı. Pamuk, “Ülkemiz dünyanın en aktif deprem kuşaklarından birinde yer almakta ve geçmişte yaşanan büyük depremler bu gerçeği açıkça gözler önüne sermektedir. Depremleri engelleyemeyiz ancak bilim ve mühendisliğin katkılarıyla etkilerini azaltabiliriz.” dedi. Pamuk, güvenli şehirler inşa etmenin yerel yapı-zemin etkileşimi ve sahaya özgü analizler ile mümkün olacağını da belirtti.

Disiplinler Arası İş Birliği Vurgusu

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanlığı’nı yürüten Serdar Kart, disiplinler arası iş birliğinin önemini dile getirerek afet risklerinin azaltılmasındaki kritik role dikkat çekti. Kart, “Teknolojik gelişmeler sayesinde daha hızlı ve pratik çözümler üretebiliyor olmak, jeofizik bilimini birçok alanda vazgeçilmez hale getiriyor.” ifadesini kullandı. Ayrıca, tüm mühendislik disiplinleriyle iş birliğinin sorunların giderilmesinde etkili olacağının altını çizdi.

Geleceği Şekillendiren Sempozyum

Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü ve Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetimler Yüksek Kurulu Üyesi olan Prof. Dr. Nurcan Meral Özel de jeofiziğin depreme dayanıklı yapılar için kritik bir disiplin olduğunu ifade etti. Afetlere dönüşen depremlerin üstesinden ancak bilimle gelebileceklerini belirten Özel, sempozyumun geleceğe dair umutlarını yeşerttiğini vurguladı.

Erzincan şehrinin tarihsel olarak depremlerle özdeşleştiğine dikkat çeken Özel, “1939 Erzincan depremi hafızalarda derin izler bırakmıştır.” dedi. Ayrıca, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nin Deprem Bilimleri Enstitüsü’nün kuruluşunu önemli bir adım olarak değerlendirdi.

Yeni Bir Enstitü ile Bilimsel Gelişim

Deprem Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Şevket Özden, geçmişte depremlerin sık yaşandığı bu bölgede üç yıllık bir enstitünün bu denli önemli bir sempozyuma ev sahipliği yapmasından duydukları mutluluğu dile getirdi. Özden, akademisyenlerin bilgi ve deneyimlerini paylaşarak mühendislik alanında gelişime katkı sağlamayı amaçladıklarını ifade etti. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Deprem Araştırma Enstitüsü’nün, köklü üniversite ve enstitülerle ortak projeler üreterek kendisini geliştirmeye devam edeceği çağrısını yaptı.

Eğitim ve Araştırmada İş Birliği Ön Planda

Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent ise depremin, üniversitenin temel misyonlarından biri olduğunu belirtti. Levent, “Deprem sözü geçtiğinde akla Erzincan gelir ve bu bilinçle bilimsel çalışmalar sürdürme çabası içerisindeyiz.” dedi. Yeni kurulmuş bir enstitü olmasına rağmen, kısa süre içerisinde dört önemli etkinlik organize ettiklerini kaydetti. İş birliğinin güçlenmesinin, üniversitelerin daha üst düzey araştırmalar yapmasına yardımcı olacağını vurgulayan Levent, bu anlayışla ülkeye bilimsel katkılarda bulunmaya devam edeceklerini açıkladı.

Konuşmaların ardından “6 Şubat Kahramanmaraş Depremleri Özel Oturumu” oturumu başladı. Sempozyum, çağrılı konuşmacıların katılımıyla “Long-Period Ground Motions and Structural Responses during the 2025 M6.2 Marmara Ereğlisi Earthquake” başlıklı oturumla devam etti.