Yaşlanma Sürecini Hızlandıran Faktörler ve Estetik Cerrahiden İpuçları

Yaşlanma Sürecinin Hızlandıran Etmenleri

Ünlü estetik cerrahı Prof. Dr. Hayati Akbaş, yaşlanmanın kaçınılmaz bir durum olduğunu ancak belirli etkenlerin bu süreci hızlandırabileceğini ifade etti. Akbaş, her yaşın kendine özgü avantajlar ve dezavantajlar taşıdığını belirterek, “Kendimize özen göstererek güzel bir yaşlanma süreci geçirebiliriz” yorumunda bulundu.

Genetik ve Çevresel Faktörlerin Rolü

FBM Tıp Merkezi’nden Estetik Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akbaş, yaşlanmayı etkileyen unsurlar hakkında kıymetli bilgiler sundu. Yaşlanmanın temel bir biyolojik süreç olduğunu söyleyen Akbaş, “Yüzde meydana gelen sarkma ve kırışıklıklar, zamanla ve yer çekiminin etkisiyle kendini gösterir. Genetik yapı, yaşlanma sürecinin en önemli belirleyicilerinden biridir. 30-35 yaşlarında yüz germe ameliyatı isteyen kişiler ile 50’li yaşlarda hala bu ihtiyacı hissetmeyen bireyler var” dedi.

Stres ve Kötü Alışkanlıkların Etkisi

Zorlu yaşam koşullarının, yanlış beslenmenin ve stresin yaşlanma sürecini hızlandırdığını vurgulayan Akbaş, “Stres, yaşlanma belirtilerini artırarak görünümde değişim yaratır. Alkol ve sigara gibi zararlı alışkanlıklar vücudun gençliğini kaybetmesine yol açar. Bu alışkanlıklar, ciltte ve damar sisteminde olumsuz değişimlere neden olur ve ayna karşısında kendimizi daha yaşlı hissetmemize yol açar” şeklinde konuştu.

Güneş Işınları ve Mimiklerin Rolü

Güneş ışınlarına uzun süre maruz kalmanın cilt yaşlanmasını hızlandırdığına değinen Akbaş, “Yaz aylarında uzun süre güneş altında kalan veya tarla-bahçe işlerinde çalışan insanlar, cilt yaşlanması belirtileri ile daha erken yüzyüze gelirler. Ayrıca, kilo dalgalanmaları da yaşlılık görünümünü pekiştiren unsurlar arasında yer alır. Aşırı mimik kullanımı, fazla gülmek veya yüz kaslarını fazla çalıştırmak da sarkmalara yol açabilir” dedi.

Yaşlanmayı Yavaşlatmanın Yolları

Yaşlanma sürecinin tamamen durdurulamayacağına ancak bazı önlemler alarak sürecin yavaşlatılabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Akbaş, şu önerilerde bulundu: “Yaşlanma belirtilerini minimize etmenin bir kısmı bizim kontrolümüzdedir. Uygun imkanları kullanarak bu süreci daha uzun bir zamana yaymak mümkün. Yaşam koşullarını iyileştirip, stres ve baskıyı azaltmalıyız. Zararlı alışkanlıklardan uzak durmak ve güneşten korunmak oldukça önemlidir. Ayrıca, gebe kalma döneminde aşırı kilo almak da sakıncalıdır; 50 kilodan 100 kilolara çıkmak vücut üzerinde büyük hormonal değişiklikler yaratır. Ortalama 10 kiloluk bir artış, gebeliğin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için yeterli olacaktır.”

Prof. Dr. Akbaş, bu unsurlara dikkat edilmesi durumunda yaşlanma sürecinin daha sağlıklı bir şekilde geçebileceğini sözlerine ekledi.