Üç Kuşaklı Arıcılık Geleneği: Akosman Ailesi
Zonguldak’ta yaşayan Meliha Akosman, yıllardır sürdürdüğü arıcılık mesleğini kızları Esra Akosman ve Nagihan Akosman Durmaz ile birlikte devam ettiriyor. Aile, dededen kalma bir geleneği kadın dayanışmasıyla yaşatarak kestane balı üretimi yapıyor ve bu gelirle hayat mücadelesini sürdürüyor.
Akosman ailesinin kadınları, zorlu iklim koşullarına rağmen arıcılığı hep birlikte yürütüyorlar. 65 yaşındaki Meliha Akosman’ın engin tecrübesiyle desteklenen kızları, 36 yaşındaki Esra ve 38 yaşındaki Nagihan, dededen miras kalan bu mesleği bir üst seviyeye taşıyor. Kestane ormanlarındaki kovanların çevresinde aktif olarak çalışan bu kadınlar, Zonguldak kestane balının tanıtımına katkıda bulunarak aile bütçesine de destek sağlıyorlar.
“Çocuklarımı bu mesleği koruyarak yetiştirdim” diyen Meliha Akosman, arıcılık hayatının kendisi için ne denli önemli olduğunu vurguladı. Eşinin yanında çalışmaya başladığı bu meslekte, kızlarının da yer almasından duyduğu mutluluğu ifade eden Akosman, “Çocuklarımı bu meslekte büyüttüm, eğitimlerini verdim. Onlarla birçok il gezisi yaptım, küçüklüklerinde arılardan korumak için dikkatli olurdum. Artık büyükler ve aile ekonomisine katkı sağlıyorlar,” şeklinde konuştu.
Zonguldak kestane balının bölge için önemli bir edinim olduğunu dile getiren Esra Akosman, ailelerinin üçüncü kuşak temsilcisi olarak, arıcılıkla iç içe büyüdüklerini belirtti. Kestane ormanlarında kadın çiftçiler olarak bal üretimi gerçekleştirdiklerini ifade eden Akosman, “Dedem, babam, amcam ve annem de arıcılıkla uğraştı; biz de kardeşlerimizle birlikte geleneği sürdürüyoruz,” dedi.
Esra Akosman, birlikte çalıştıkları zaman arılıktaki gün planlamalarını yaptıklarını ve bal üretiminde gereken işlemlerin tümünü titizlikle gerçekleştirdiklerini kaydetti. Yaz aylarında kestane balına hazırlık süreci içinde kovanların bakımları, mumlama ve ana arı kontrollerinin yapıldığını belirtti.
Son olarak, 38 yaşındaki Nagihan Akosman Durmaz, annesinin tecrübelerinden faydalanarak profesyonel üretime 2016 yılında 40 kovanla başladığını ve şu an 150 kovanla devam ettiğini aktardı. Kadın dayanışmasıyla üretim süreçlerini artırdıklarını belirten Nagihan, “Küçüklüğümden beri arılığın içindeyim ve annemin deneyimlerinden faydalanarak bu kadar büyük bir iş yürütüyorum. Birbirimize destek olmak, bal üretiminde önemli bir rol oynuyor,” ifadelerini kullandı.
