Türkiye, 2025 yılında arabuluculuk alanında önemli bir başarıya imza attı. 1,2 milyon anlaşma ve 2,5 milyon vatandaş ile anlaşma rekoru kırıldı.
Arabuluculuk sayesinde 1,2 milyon anlaşmaya imza atılırken, 2,5 milyondan fazla vatandaş hukuki uyuşmazlıklarını mahkeme süreci yaşamadan, barışçıl bir çözüm yolu olan arabuluculuk ile çözüme kavuşturdu. Türkiye Arabulucular ve Arabuluculuk Merkezleri (TURAMEP) Sözcüsü Arabulucu Dr. Umut Metin, arabuluculuğun 2025 yılında rekor anlaşma sayısına ulaştığını ve bu başarının arabuluculuğu artık sadece mahkemeye bir alternatif değil, toplumsal barışı güçlendiren temel ve ilk akla gelen bir çözüm kültürü haline getirdiğini ifade etti.
“Türk Modeli Arabuluculuk” dünyaya örnek oluyor
Arabuluculuk çalışmalarını değerlendiren Arb. Dr. Umut Metin, “Türk Modeli Arabuluculuk, dünya genelinde uyuşmazlık çözümünde özel bir başarı örneğini temsil etmektedir. Türkiye’de işçi-işveren sorunları, ticari uyuşmazlıklar, ortaklık sorunları, komşuluk ve kat mülkiyetinden kaynaklanan meseleler, kira ihtilafları gibi toplumu geniş kesimlerini ilgilendiren konularda arabuluculuk, mahkemeye gitmeden başvurulması gereken bir mecra haline gelmiştir. Ayrıca arabuluculuk, dava şartı olarak uygulanan alanların dışına çıkıp, yurttaşlarımızın gönüllü tercihi haline gelmiştir. Bu yönüyle arabuluculuk, toplumsal barışa doğrudan hizmet eden bir mekanizma olarak dikkat çekmektedir” dedi. Metin, artık Türkiye’de uyuşmazlıkların çözümünde akla gelen ilk yolun mahkemeler değil, arabuluculuk olduğunu vurguladı.
“2025 yılında her 3 arabuluculuk görüşmesinin 2’si anlaşmayla sonuçlandı”
Metin, sözlerine şöyle devam etti: “2025 yılı sonu verilerine göre, toplam arabuluculuk başvuru sayısı 1,8 milyon, anlaşmayla sonuçlanan dosya sayısı 1,2 milyon ve başarı oranı yüzde 66. Bu rakamlar, 2025 yılında gerçekleştirilen her 3 arabuluculuk görüşmesinden 2’sinin anlaşma ile sonuçlandığını göstermektedir. Anlaşma sayıları ışığında, yaklaşık 2,5 milyon vatandaşımızın mahkemeye başvurmaksızın uyuşmazlıklarını arabulucu yardımıyla kesin bir biçimde çözdüğü görülüyor. Bu durum, arabuluculuğun toplumda uzlaşma ve anlaşma kültürü haline geldiğini açıkça ortaya koymaktadır.
“Gönüllü arabuluculukta rekor: 920 bin anlaşma”
2025 yılında gönüllü arabuluculuk yoluyla sağlanan anlaşma sayısı 920 bin oldu. Arabuluculuk, yaklaşık 10 yıl önce yasalaşmasına rağmen, toplum tarafından benimsendikçe hiçbir yasal zorunluluk olmaksızın tercih edilen bir yöntem haline geldi. 2025 yılı itibarıyla neredeyse 1 milyona yaklaşan uyuşmazlık, tarafların kendi iradesiyle arabulucular aracılığıyla çözüme ulaştı. Bu başarı; rızalaşma, helalleşme ve empati gibi toplumumuzda karşılığı bulunan kültürel değerlerimizin modern hukuk sistemiyle buluşmasının somut bir yansıması oldu.
“Arabulucular bugüne kadar 9 milyon müzakereyi başarıyla yönetti”
Türkiye’de arabuluculuğun uygulanmaya başlandığı 2014 yılından 2025 sonuna kadar gerçekleştirilen toplam arabuluculuk sayısı yaklaşık 9 milyon, anlaşma sayısı ise 5,2 milyon olup devam eden müzakerelerin sayısı ise yaklaşık 400 bin olarak kaydedilmiştir. Bu veriler ışığında, kısa süre içerisinde arabuluculukta toplam anlaşma sayısının 5,5 milyona ulaşması bekleniyor. Bu oldukça etkileyici bir rakamdır, ülkemizde bugüne kadar takriben 11 milyon yurttaşımız arabuluculuk ile tanışmış ve sorunlarını arabuluculuk ile çözme deneyimini yaşamıştır.
“Arabuluculukta anlaşma sayıları yıllar içinde katlanarak arttı, 2025 ise rekor anlaşma ile tamamlandı”
Geçmiş yıllara bakıldığında arabuluculukta anlaşma sayıları incelendiğinde, 2018 yılı sonunda 63 bin, 2024 yılı sonunda 720 bin, 2025 yılı sonunda 920 bin anlaşmaya gönüllü (ihtiyari) arabuluculuk ile ulaşıldığı görülmektedir. Bu sonuç tarihi bir başarıdır ve tüm arabulucuların başarısından kaynaklanmaktadır. Gönüllü arabuluculukta varılan anlaşma sayısı göz önüne alındığında; yalnızca 7 yıl içinde yaklaşık 15 kat bir artış gösterdiği anlaşılmaktadır. 2025 yılında, geçen yıla göre 200 bin daha fazla arabuluculuk anlaşması sağlanmıştır. Bir uyuşmazlığın sadece iki taraflı olmayabileceği göz önüne alındığında; yani çok taraflı uyuşmazlıklar hesaba katıldığında, geçen yıla göre 200 bin anlaşma artışı, yaklaşık 500 bin vatandaşımızın daha arabuluculuğu tercih ettiğini göstermektedir.
“Toplumsal barışın güçlü dayanağı arabuluculuktur”
Arabuluculukta sağlanan anlaşmaların yüzde 99’unda taraflar yükümlülüklerini kendiliklerinden yerine getirmektedir. 2025 yılı sonunda, arabuluculukta anlaşmaya varılmasına rağmen icra edilebilirlik için Sulh Hukuk Mahkemelerine yapılan başvuru oranı yalnızca yüzde 1 seviyesinde kalmıştır. Bu tablo, arabuluculuğun yalnızca mahkemelerin iş yükünü azaltmakla kalmadığını; aynı zamanda birbirine sadık, anlayışlı ve barışçıl bir toplum yapısını güçlendirdiğini açıkça göstermektedir.
İhlas Haber Ajansı