Nöbetçi Eczaneler
Türk Edebiyatının Kayıp Eserleri Yeniden Gün Yüzüne Çıkıyor
Türk edebiyatının tarihi zenginliği içinde kaybolmuş eserlerin yeniden keşfedilmesi, Doç. Dr. İlyas Kayaokay’ın sürdürdüğü çalışmalarla sağlanıyor.
Munzur Üniversitesi TÖMER Müdürü aynı zamanda Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi olan Kayaokay, akademik kariyerinin yanı sıra el yazması eserler toplayan bir koleksiyoner olarak da tanınıyor. Onaylı ünvanını henüz 31 yaşında elde eden genç akademisyen, bugüne kadar 15 kitap ve 140’tan fazla bilimsel makale yayımladı. Osmanlı dönemine ait eserlere olan ilgisi ile tanınan Kayaokay, bu günlerde elinde barındırdığı 200 yıllık nadide Kur’an nüshası ve çeşitli eserlerle dolu arşivini zenginleştirmeye devam ediyor.
Kayıtlı Eserlerin Sayısı 3 Milyonu Aşabilir
Kayaokay, yaptığı açıklamada, “Yazma Eserler Kurumu veri tabanında 640 bin civarında yazma ve matbu eserin bulunduğu tahmin ediliyor. Ancak kayıt dışı eserlerle bu sayının 3 milyonu geçebileceğini düşünüyorum. Yaklaşık 8 yıldır, akademik çalışmalarımda kütüphanelere henüz aktarılmamış yazmalara odaklanmaktayım” ifadelerini kullandı. Sahaflar ve müzayedelerden el yazmaları toparladığını vurgulayan genç akademisyen, “Özellikle nadir ve üniversal nitelikteki eserleri edinmeye özen gösteriyorum” dedi.
Keşfedilen Eserler Edebiyat Dünyasına Kazandırılacak
Kayaokay, son dönemde eski bir Alevî-Bektaşî cönkünde bulduğu Pir Sultan Abdal’a ait şiiri ile edebi dünyada kayda değer bir buluşa imza attıklarını belirtti. Şiirin daha önce hiç yayımlanmamış olduğunu belirten Kayaokay, “Bu manzume, 11’li hece ölçüsü ile yazılmış ve toplamda beş bentten oluşmaktadır” dedi.
Ayrıca, Yeminî’ye ait bilinmeyen bir gazelin yanı sıra, Tevfik Fikret’in daha önce kayıp olarak bilinen bir şiirinin de gün yüzüne çıkarıldığını söyledi. Bu eserler, Türk edebiyatı açısından kritik bir önem taşıyor.
Yazma Eserler Ülkemizin Millî Hazinesi
Doç. Dr. Kayaokay, yazmaların korunmasının vatani bir sorumluluk olduğunu vurguladı. “Bu eserler, ülkemizin millî hazinesidir. Yazma eserleri korumak, gün yüzüne çıkarmak ve yurtdışına kaçırılmalarını önlemek bizim için hayati bir görevdir” diyerek, elde ettiği eserleri ilim dünyasına tanıtmaya devam edeceğini açıkladı.
Bilim dünyasına katkılarıyla dikkat çeken Kayaokay, Türk edebiyatının kadim eserlerini yeniden keşfetmeye ve onları gelecek nesillere ulaştırmaya kararlılıkla devam ediyor.