TBMM Komisyonu, Düşünce Kuruluşlarının Temsilcilerini Ağırladı
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) bünyesindeki Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, 12. toplantısında çeşitli düşünce kuruluşlarının temsilcilerini ağırladı.
Silah Bırakma Süreci ve Demokrasi
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Dış Politika Araştırma Direktörü Murat Yeşiltaş, yapılan toplantıda Türkiye’nin önemli bir tarihi eşikte olduğunu ifade etti. Yeşiltaş, “Silah bırakma süreci, yalnızca terör örgütünün sona ermesini değil, aynı zamanda Türkiye’nin daha demokratik, kalkınmaya ve refah hedefine odaklanacağını da göstermektedir. İlk olarak silahların susması, kritik bir aşamanın atlatılması anlamına gelir. Daha geniş ve sürdürülebilir bir yapının hayata geçirilebilmesi için toplumun güven duyması ve bu süreci içselleştirmesi gerekiyor. Bununla birlikte siyasal katılımın güçlendirilmesi ve tüm kimliklerin eşit vatandaşlık kapsamında yer alması şart” dedi.
Kürt Meselesinde Yeni Bir Dönem
Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM) Başkanı Mesut Azizoğlu, toplantıda Kürt meselesinin yeni bir döneme girdiğini dile getirdi. Azizoğlu, “Çözüm sürecinde atılması gereken adımların açıkça konuşulması büyük önem taşıyor. Kürtler, uzun yıllar boyunca Türk toplumuna karşı yaşadıkları haksızlıkları dile getirmeye çalıştılar. Problemin çözümsüzlüğü, yalnızca Kürtler için değil, Türkler için de kayıplara sebep oldu” şeklinde konuştu. Azizoğlu, Komisyonun beklentilerinin sürecin hukuki dayanağının oluşturulması ve toplumsal uzlaşı sağlanması olduğunu belirterek, “Çözüm için ikna edilmesi gereken ana kesim Türklerdir, adaletin sağlanması gereken kesim ise Kürtlerdir. Aksi halde kalıcı bir çözüm bulmak güç olacak” ifadelerine yer verdi.
Selahattin Demirtaş’ın Rolleri
Rawest Araştırma Direktörü Roj Esir Girasun ise Selahattin Demirtaş’ın bu süreçte önemli bir aktör olduğunu vurgulayarak, “Demirtaş’ın serbest bırakılması, sürece olan güveni artıracaktır” dedi.
Türkiye’nin geleceği için kritik öneme sahip olan bu görüşmeler, taraflar arasında çözüm odaklı bir yaklaşımın geliştirilmesine vesile olacak gibi görünüyor.