Sivas’ta Gazeteci Sirer Doğan, Muhsin Yazıcıoğlu’nun 12 Eylül Darbesi’nin Mağdurları Arasında Yer Aldığını Açıkladı

Gazeteci Sirer Doğan, Muhsin Yazıcıoğlu’nun Anılarını Paylaştı

Sivas’ta, gazeteci Sirer Doğan, 12 Eylül askeri darbesinin izlerini sürekleyerek, darbenin mağdurlarından olan Muhsin Yazıcıoğlu’nun 7.5 yıl boyunca haksız yere cezaevinde tutulduğunu dile getirdi. Doğan, “12 Eylül darbesinin kapanmamış yarası burada net bir şekilde gözler önüne seriliyor,” dedi.

Muhsin Yazıcıoğlu’nun Cezaevi Süreci

Sirer Doğan, aynı zamanda ortaokuldan sınıf arkadaşı olan Yazıcıoğlu’nun yaşadığı zorlukları anlatarak, “Muhsin, 12 Eylül 1980’de gözaltına alındı. Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı görevindeyken Mamak cezaevine gönderildi ve burada 7.5 yıl boyunca hapiste kaldı. Bu süre zarfında ağır işkencelere maruz kaldı. Ancak 7.5 yılın sonunda hala mahkûmiyet kararı çıkmadı, bu durumun 12 Eylül darbesinin bir kara leke olduğunu gösterdiğini savunuyorum,” ifadelerini kullandı.

Cezaevinden Sonraki Sağduyu Çağrısı

Doğan, Yazıcıoğlu’nun cezaevinden salıverildiğinde sağcı ve solcu gençlere yaptığı çağrıları aktardı. “Cezaevinden çıkınca tüm gruplara şöyle dedi: ‘Bizler aynı mahallerde, birbirimizi anlamaya çalışmalıyız. Ülkemizi geliştirmek istiyoruz; yanlış yönlendirmelerle birbirimize zarar vermemeliyiz. Uyanık olmalıyız’,” şeklinde konuştu.

Devletine Bağlılığı ile Tanınan Bir İsim

Yazıcıoğlu’nun yaşadığı ağır şartlara rağmen devletine olan bağlılığını da vurgulayan Doğan, “Mamak cezaevinden çıktığında Sivas’a geldi ve burada bir toplantı düzenledik. Kendisine, ‘Devlet aleyhine dava açarsan büyük tazminat kazanırsın’ dediler ama o, ‘Ben devletimden davacı olmam’ diyerek bu teklifi reddetti,” diyerek durumun önemine işaret etti.

Uluslararası İzleri ve Gücü

Son olarak, Doğan, Yazıcıoğlu’nun ulusal ve uluslararası düzeyde etkisine dikkat çekerek, “O yüzde 1 oy alsa bile, Şırnak’ta bir olay olduğunda öncelikle bilgi sahibi olabilecek bir kişi olarak biliniyordu. Türk Cumhuriyetleri’nde ve mazlum coğrafyalarda hep onun izine rastlarız,” diyerek, Yazıcıoğlu’nun mirasındaki derinliği vurguladı.