**Filistinli Mahkumlar, İsrail Hapishanelerindeki Zor Koşulları Anlattı**
İsrail ile Hamas arasında gerçekleştirilen esir takası anlaşması çerçevesinde serbest bırakılan Filistinli mahkumlar, yaşadıkları zorlu deneyimleri paylaştı. Bir mahkum, “Dünyada bizim yaşadıklarımıza dayanabilecek başka bir insan yok. Psikolojik ve fiziksel işkence konusunda uyguladıkları yöntemlerde hiçbir şey bırakmadılar” dedi.
Hapiste Geçen Yıllar ve Sağlık Sorunları
Hamas ile İsrail arasında yapılan ateşkes anlaşmasının bir parçası olarak serbest bırakılan Filistinli mahkumlar, esaret dönemlerinin yol açtığı sağlık problemleri nedeniyle Ramallah’taki bir hastaneye sevk edildi. Geride kalanların acılarını dile getiren mahkum, “Benim durumum bir yana, hala binlerce esir var ve hepsi benzer acıları çekiyor. Psikolojik travmalar oldukça derin. Bir ağrı kesici bile available değilken, ‘Revire gidemem’ dediğimde bana ‘öl’ deniliyordu” ifadelerini kullandı.
Cilt Hastalıkları ve Süren Çile
Serbest kalan bir diğer mahkum, hapiste geçirdiği süre boyunca cilt hastalıklarıyla da mücadele ettiğini belirterek, “Bu hastalıklar tüm esirler arasında yayıldı. Dört ay boyunca uyuzdan acı çektim. Şimdi bu durumu geride bıraktım ama hala arkamda binlerce esir bu çileyi yaşıyor” dedi. Filistinli mahkum, yaşadıklarının insanlık dışı olmasına vurgu yaparak, uluslararası topluma mesaj gönderdi: “Filistin halkı ve esirlerin çektiği acılara son verin. Bu dayanılmaz.”
Özgürlük ve Teşekkürler
20 yıl boyunca hapiste kalan bir başka Filistinli mahkum ise serbest kaldıktan sonra hayatına dair umut dolu bir mesaj verdi. “20 yıl sonra evime döndüm ve bu bizim için yeni bir başlangıç,” diyerek mutluluğunu ifade etti. Türk halkına ve Cumhurbaşkanına da teşekkür eden mahkum, “Türkiye, bizim kardeşimizdir. Herkese teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
Aile Birleşmesi ve Mutluluk
Serbest kalan mahkumun ailesi ise yaşadığı sevinci dile getirerek, “Allah’a şükürler olsun ki kardeşim 20 yıl aradan sonra evine döndü. Bu, onun için yeni bir başlangıç ama yaşadığımız sevinç biraz hüzünlü, çünkü annem ve babam hapisteyken vefat ettiler” dedi.
Hapiste geçen yılların ardından yaşanan bu birleşme, herkes için yeni umutların filizlenmesine sebep oldu.

