Kayseri İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Erşan, yaz aylarında artan güneş ışınlarının cilt sağlığı üzerinde oluşturduğu olumsuz etkileri gündeme getirerek erken teşhisin önemini ön plana çıkardı.
Cilt kanserinin, cilt hücrelerinin anormal bir biçimde çoğalmasıyla ortaya çıktığını belirten Erşan, “Cildimiz, vücudumuzu çevresel faktörlerden koruyan en büyük organımızdır. Ancak güneşin zararlı etkilerine karşı korumasız kaldığında cilt kanseri riski artmaktadır. Her ciltteki değişim, kanser anlamına gelmez; fakat şüpheli değişikliklerin görülmesi durumunda hemen bir sağlık uzmanına başvurulması gerekmektedir. Cilt kanserinin en büyük tetikleyicisi, güneşten gelen ultraviyole (UV) ışınlarıdır. Özellikle 10.00 ile 16.00 saatleri arasında güneş altında bulunmak bu riski artırmaktadır. Ayrıca, solaryum kullanımı, açık ten rengine sahip olma, geçmişte aşırı güneş yanığı geçirme ve ailede cilt kanseri hikayesi gibi durumlar da risk faktörleri arasındadır. Cilt kanseri, genel hatlarıyla iki ana gruba ayrılır. En çok görülen grup melanom dışı cilt kanserleridir ve bu tür kanserler genellikle güneş ışığına en fazla maruz kalan alanlarda görülür ve erken teşhis edildiklerinde tedavi şansı yüksektir. İkinci gruptaki melanom ise, cilde rengini veren hücrelerin anormal çoğalması sonucu oluşur; nadir görülmesine rağmen hızlı seyreder ve vücutta diğer organlara yayılma olasılığı yüksektir. Bu sebeple melanomun zamanında tespit edilmesi kritik bir önem taşımaktadır. Ülkemizde, melanom dışı cilt kanserine yakalanma oranı erkeklerde 100.000’de 23,4; kadınlarda ise 100.000’de 15,5’tir. Her yıl ortalama 20 bin kişi melanom dışı cilt kanseri tanısı almaktadır. Melanomun görülme sıklığı ise erkeklerde 100.000’de 1,9; kadınlarda 100.000’de 1,2’dir ve yıllık vaka sayısı yaklaşık 1.500 olarak kaydedilmektedir. Cilt kanserine karşı korunmak için güneşe çıkarken uygun koruyucu önlemler almak son derece önemlidir. Yaz aylarında dışarıda olunması durumunda şapka, gözlük ve uzun kollu kıyafetler tercih edilmelidir. Ayrıca solaryum gibi yapay UV kaynaklarından kaçınılmalıdır. Cilt sağlığını korumanın etkili yöntemlerinden biri de düzenli cilt muayenesi yapmaktır. Ayda bir yapılan kişisel cilt kontrolü, ciltteki olası değişikliklerin erken tespit edilmesine yardımcı olur. Bunun için iyi aydınlatılmış bir ortamda ayna karşısında tüm vücut dikkatlice incelenmeli, benlerde ya da lekelerde renk, şekil veya boyut değişiklikleri olup olmadığına bakılmalıdır. Özellikle avuç içi, ayak tabanı, kulak arkası ve saçlı deri gibi alanlar gözden kaçırılmamalıdır. Yeni oluşan, değişen, iyileşmeyen benler ya da lekeler, kabuklanma, kanama, kaşıntı veya ciltte alışılmadık hisler cilt kanserinin belirtisi olabilir. Bu belirtiler fark edildiği anda zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak büyük önem taşır. Unutulmamalıdır ki cilt kanseri önlenebilir bir hastalıktır. Güneşten korunarak, düzenli cilt muayenesi yaparak ve şüpheli durumlarda hemen doktora başvurarak sağlığımızı koruyabiliriz. Erken tanı, her daim hayat kurtarır,” şeklinde ifade etti.