İran İstihbarat Mekanizmasının Tarihsel Gelişimi ve Günümüzdeki Dönüşümü Analiz Edildi

Milli İstihbarat Akademisi Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı Uygur’un “Dünden Bugüne İran İstihbarat Mekanizması” analizi, İran istihbaratının tarihî gelişimini, yapısal sorunlarını ve MOSSAD’a karşı yaşanan kayıpları irdeledi. 2024’teki İsrail ile gerginlikler ve zayıflıkları gidermek için yapılan Çin-Rus iş birlikleri de ele alındı.

Milli İstihbarat Akademisi Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı Uygur'un "Dünden Bugüne

Milli İstihbarat Akademisi Başkan Yardımcısı Dr. Hakkı Uygur tarafından hazırlanan “Dünden Bugüne İran İstihbarat Mekanizması” başlıklı çalışma yayımlandı. Bu analizde, 2. Dünya Savaşı sonrasında İran’ın bölgesel bir güç olma yolundaki gelişimine paralel olarak artan istihbarat faaliyetleri detaylı bir şekilde ele alındı.

Bu çalışma, İran istihbarat yapısının geçirdiği dönüşümü incelerken, tarihsel olayları, önemli kurumsel değişimleri ve devam eden yapısal sorunları ön plana çıkardı. Öne çıkan somut örneklerden biri ise Orta Doğu’nun en tanınmış istihbarat teşkilatlarından biri olan SAVAK’ın, devrim sürecindeki başarısızlıklarının incelenmesi oldu. Devrim sonrası dönemde ise, İstihbarat Bakanlığı ile Devrim Muhafızları Ordusu içindeki rekabetin, başta İsrail olmak üzere düşman unsurlara nasıl fırsatlar sunduğu aktarıldı.

Analizde, dengesiz biçimde büyüyen, aşırı ideolojik ve siyasi tutumlar içine giren istihbarat kurumlarındaki kötüleşmenin, aynı zamanda İran’ın ulusal güvenliği üzerinde yıkıcı etkiler yarattığı ifade edildi. İslam Cumhuriyeti’nin ana istihbarat organı olan İstihbarat Bakanlığı, 1990’larda muhalefete yönelik yargısız infazlar yapacak kadar siyasallaştığı ve 2000’li yıllarda zayıflayarak DMO’nun (Dış Müdahale Organizasyonu) önüne geçtiği bildirildi. DMO’nun, siyasi ve askeri gücünü istihbarat işlerine de yansıttığı ancak iç çekişmelerin önemli güvenlik açıklarına yol açtığı belirtildi. İran, MOSSAD’ın gerçekleştirdiği saldırılar, sabotajlar ve suikastlar nedeniyle kayıplar yaşarken, nükleer tesisler ve üst düzey askerî yetkililere yönelik saldırılar ülkedeki güvenlik algısını sarstı. 2024 yılı itibariyle İslam Cumhuriyeti’nin, İsrail ile artan çatışmalara ve Haniye suikastı gibi olaylara maruz kaldığı, fakat zayıflıklarını gidermek için Çin ve Rusya ile teknolojik iş birliği arayışına girdiği fakat beklenen başarıyı elde edemediği ifade edildi.