Nöbetçi Eczaneler
İnsülin Direnci ve Kilo Kontrolü Üzerine Bilgiler
Medical Park Ankara Hastanesi diyetisyeni Pınar Doğan, insülin direnci konusunu ele alarak önemli bilgiler paylaştı. Doğan, insülin direncinin gelişmesi durumunda glikozun hücrelere giremediğini ve bunun sonucunda kanda biriktiğini belirtti. Bu durumun prediyabet adı verilen gizli şeker hastalığına yol açabileceğini vurgulayan Doğan, pankreasın durumu dengelemek için artan oranda insülin üretmeye başladığını ifade etti. Sonuç olarak bu durumun yağ depolamayı teşvik ettiğini ve kilo alımına yol açtığını açıkladı. Özellikle açlık krizleri ve kilo verme konusunda zorluk yaşayan kişilere dikkat etmeleri gerektiğini hatırlattı.
Beslenmede Dikkat Edilmesi Gereken Gıdalar
Diyetisyen Doğan, insülin direncini artıran besinler konusunda bilgiler vererek, rafine karbonhidratların bu süreçteki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Beyaz ekmek, makarna, pirinç ve şeker içeren gıdaların kan şekerini hızla yükselttiğini belirtirken, pankreasın bu durum karşısında aniden yüksek miktarda insülin salgılamak zorunda kaldığını belirtti. Bu döngünün tekrarlanması durumunda hücrelerin insüline karşı duyarsızlaşarak insülin direncinin arttığını açıkladı.
Diyabetin ilerlememesi açısından rafine şekerin leptin dengesini bozduğunu ve karaciğer yağlanmasını tetiklediğini belirten Doğan, bazı hazır gıdaların da insülin sistemini zorlayıcı etkiler taşıdığını ifade etti.
Glisemik İndeksi Düşük Gıdalar Tercih Edilmeli
İnsülin direnci bulunan bireylerin beslenme düzeninde glisemik indeksin önemli bir yeri olduğunu belirten Doğan, düşük glisemik indeksli gıdaların tercih edilmesinin faydalı olacağını vurguladı. Tam tahıllar, bulgur, karabuğday ve yulaf gibi yiyecekler, kan şekerini daha kontrollü bir şekilde yükseltiyor. Tabağın yarısının lif açısından zengin sebzelerle doldurulması öneriliyor. Protein alımının artırılmasının yanı sıra kaliteli yağ kaynaklarının da diyete eklenmesi gerektiğini kaydeden Doğan, şekerli içeceklerin ve işlenmiş gıdaların sınırlanmasını tavsiye etti.
Sağlıklı Beslenme ile Kan Şekerinin Dengelenmesi
Doğan, lif, protein ve sağlıklı yağ dengesine dikkat edilerek hazırlanan tabak modellerinin, kan şekerindeki ani dalgalanmaların önlenmesine yardımcı olabileceğini ifade etti. Yulaf, sebzeler, baklagiller ve yağlı balıkların sağlıklı seçenekler arasına alındığını belirtti. Bunun yanı sıra, meyve tüketimiyle ilgili de önemli bilgiler vererek, meyvelerin lif içermesi sayesinde kan şekerini yavaşça yükselttiğini, ancak porsiyon kontrolüne dikkat edilmesi gerektiğini kaydetti.
Ekmeğin Doğru Seçimi ve Öğün Düzeni
Ekmek tüketimi konusunda dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Doğan, insülin direnci olan kişilerin ekmeği tamamen bırakmamaları, bunun yerine tam buğday, çavdar ve kepekli ekmekleri tercih etmeleri gerektiğini aktardı. Porsiyon kontrolüne dikkat etmenin önemine de vurgu yaptı.
Öğün düzeni hakkında görüşlerini paylaşan Doğan, sık sık yemek yemenin insülin salınımını artırabileceğini ve bu durumun açlık hissini artırabileceğini belirtti. Öğün sayısının azaltılmasının ve içindekilerin dengeli bir şekilde düzenlenmesinin gerektiğine dikkat çekti.
Egzersiz, Uyku ve Stres Yönetimi
Beslenmenin yeterli olmadığını vurgulayan Doğan, düzenli egzersizin insülin duyarlılığını artırmada etkili bir yöntem olduğunu belirtti. Haftada en az 150 dakika yürüyüş ve iki gün kuvvet antrenmanı yapılmasını önerdi. Ayrıca stres ve uyku düzeyinin de insülin dengesine etkileri bulunduğunu ifade etti. Doğan, kaliteli bir uyku süresinin günde 7-8 saat olması gerektiğini belirterek, bu unsurların metabolizma üzerinde olumlu etkileri olacağını söyledi.
