Dr. Mehmet Kasapoğlu’nun Türkiye-ABD İlişkileri ve Birleşmiş Milletler’deki Diplomatik Faaliyetlerine Dair Değerlendirmesi

Kasapoğlu’ndan ABD’deki Diplomatik Görüşmelere Dair Detaylar

Eski Gençlik ve Spor Bakanı ve mevcut AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Kasapoğlu, New York ve Washington’da gerçekleştirdiği diplomatik ziyaretlerle ilgili bir makale yayınladı.

Dr. Kasapoğlu, Türkçe ve İngilizce olarak kaleme aldığı yazısında; “21-25 Eylül tarihleri arasında New York ve Washington’da düzenlenen programlarda, sadece diplomasi protokollerinin ötesinde, somut sonuç hedefleyen çok katmanlı bir devlet anlayışını sahada gözlemledik. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun yüksek düzeyli haftasında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önce vicdanın kurucu temellerinden bahsetti, daha sonra ekonominin veri odaklı hedeflerini ortaya koydu. Washington’da ise müttefiklik hukuku çerçevesinde ele alınması gereken önemli başlıkları cesaretle tartıştı. Bu süreçte atılan her adım, Türkiye’nin insani kimliğini ve stratejik yeteneklerini birleştirdi. Cumhurbaşkanımızın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki konuşması, Gazze’deki süregeldiğimiz insani krizin çözülmesi amacıyla meseleyi güçlü bir şekilde gündeme getirdi. Türkiye’nin mevzuatı, iki yıla yaklaşan insani felaketi rakamlarla sınırlı kalmadan, adalet ve vicdan prensipleriyle dile getirdi. Ateşkesin sağlanması, insani yardımların devamlılığı ve insan hakları ihlallerine karşı caydırıcı mekanizmaların devreye sokulması çağrısında bulundu. Kalıcı barışın sağlanmasının ön koşulunu, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kurulması olarak belirtti. Bu, sadece bir tespit değil; uygulanması gerekli ciddi bir eylem planıdır. Gazze’deki gelişmelere karşı ilkesel bir tutum sergilenmesi gerekmektedir. Bu anlayış, Filistin Meselesine Çözüm Konferansı’nda da sürdürülerek, Filistin’i tanıyan ülkelerin ödüllendirilmesi gerektiğini vurguladı. Filistin davasının artık uluslararası bir mesele olduğunu, bu konuda tüm insanlığın sorumluluk taşıdığını sözlerine ekledi” dedi.

Türkevi’ndeki İş Dünyası Temasları

Kasapoğlu, Rockefeller Center’daki TASC buluşmasında Türk-Amerikan toplumunun heyecanının salona sığmadığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İslam karşıtlığı ve kültürel ırkçılıkla ilgili uyarıları, inanç özgürlüğüne dair beklentileri net bir şekilde ortaya koydu. Türkevi’nde iş dünyasından gelen temsilcilerle yapılan toplantılarda ekonomi diplomasisinin de net bir şekilde şekillendiğini vurguladı. “Amerikan iş insanları, Türkevi’ne yoğun bir ilgi gösterdi” diyen Kasapoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çok uluslu şirketlerin CEO’larıyla gerçekleştirdiği önemli görüşmelerin Türkiye’nin bölgesel bir yatırım merkezi olma konumunu pekiştirdiğinin altını çizdi.

2019’da belirlenen 100 milyar dolarlık ticaret hedefinin, ortak kararlılıkla somut hale geldiğini belirten Kasapoğlu, Türkiye’nin yeşil ve dijital dönüşüm adımları, lojistik kapasitesi ve sağladığı tedarik zinciri avantajlarıyla yatırımcılar için cazip bir ülke haline dönüştüğünü ifade etti. Savunma, enerji, siber güvenlik ve uzay sektörlerinde karşılıklı yatırımların öne çıktığını ve 21. yüzyılın rekabet koşullarına uygun bir şekilde Türkiye’nin hazır olduğunu vurguladı. Washington’da Cumhurbaşkanımız ile ABD Başkanı Donald Trump arasında yapılan görüşmeler, iki ülke arasındaki ticari ilişkileri daha ileri bir aşamaya taşırken, yeni yatırım alanları ve stratejik planların hayata geçirilmesine olanak tanıdı.

Sonuç olarak, Dr. Kasapoğlu, Türkiye’nin dış politikadaki bütüncül tutumunun ve vizyonunun, uluslararası alanda adaletin sağlanmasına katkıda bulunacağını vurguladı. Türkiye, sadece mazlumların sesi olmakla kalmayıp, aynı zamanda küresel istikrarın sağlanmasında da önemli bir aktör olarak varlığını hissettirmiştir.