Nöbetçi Eczaneler
Dr. Mehmet Kasapoğlu’ndan 30 Ağustos Zafer Bayramı Mesajı
Eski Gençlik ve Spor Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili ve TBMM Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu Başkanı Dr. Mehmet Kasapoğlu, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla bir tebrik mesajı yayımladı.
Dr. Kasapoğlu, mesajında 30 Ağustos’un sadece bir tarih olmadığını, aynı zamanda Türkiye’nin bağımsızlık arzusu ve kararlılığının sembolü olduğuna dikkat çekti. “103 yıl önce Dumlupınar’da mazlumun duası, yiğidin inancı ve komutanın dirayeti tek çatı altında buluştu. İşgal zincirleri kırılarken, bir vatan yeniden dirildi. O günden bu yana bu topraklar bize şunu öğretti: Biz var olduğumuz sürece bağımsızlığımızı kimseye teslim etmeyiz. Bugün aynı ruhla, başımız dik, yüreğimiz bir, Zafer Bayramı’nı kutluyoruz. İstiklâl Savaşı’nın kahramanlarını ve tüm şehitlerle gazilerimizi minnet ve saygıyla yâd ediyoruz” şeklinde ifadelerde bulundu.
Türkiye, Savunma ve Teknolojide Önemli İvme Kazandı
Kasapoğlu, güvenliğin olmadan özgürlüklerin gelişemeyeceğini ve caydırıcılık sağlanmadan barışın kalıcı olamayacağını ifade ederek, Türkiye’nin bu anlayışla savunma ve teknoloji alanında önemli bir eşiği geçmekte olduğunu belirtti. Yerli savunma sanayisinin yerli üretim oranının en yüksek seviyeye çıktığını dile getiren Kasapoğlu, “SUNGUR, KORKUT, GÜRZ, HİSAR ve SİPER gibi hava savunma sistemleri, ‘Çelik Kubbe’ projesinin birer parçası olarak envantere girmeye başladı. Ordumuzun ihtiyaçlarını yerli kaynaklarla karşılama kapasitemiz katlandı. Bu adımlar sadece gösteriş değil, sahada ve diplomatik platformlarda Türk varlığının ağırlığını oluşturmak için önem arz ediyor” şeklinde konuştu.
Milli Muharip Uçak KAAN’ın ilk uçuşunu hatırlatan Kasapoğlu, İHA ve SİHA’ların mevcut denklemi değiştirirken Türk mühendisliği açısından da bir genişleme sağladığını, deniz kuvvetlerinde ise TCG Anadolu ve MİLGEM projeleri ile güçlü atılımlar yapıldığını vurguladı.
TÜRKSAT 6A ve İletişim Alanındaki Başarılar
Kasapoğlu, iletişim ve teknoloji alanında Türkiye’nin tarihi gelişmelere imza attığını belirterek, “TÜRKSAT 6A’nın uzaya fırlatılması, kendi uydusunu üretebilen ülkeler arasında yer almamızı sağlamıştır. Bu gelişme, iletişim egemenliği ve teknoloji bağımsızlığının güçlendiricisi olmuştur” dedi.
Savunma sanayisinde kaydedilen ihracat rekorlarına da değinen Kasapoğlu, “Yerli üretimden başlayıp ihracata uzanan bir süreçte, savunma ve havacılık ürünlerimiz sürekli yeni rekorlar kırdı. İHA/SİHA ekosistemimiz ve diğer platformlarımız, Türkiye’yi dünya pazarında üst sıralara taşıma anlamında önemli bir oyuncu haline getirdi. Bu durum, askeri stratejilerimizin yanı sıra siyasi ve diplomatik dengelerde de oyunun kurallarını değiştirmiştir” ifadelerini kullandı.
30 Ağustos ve Türkiye’nin Güçlü Geleceği
Kasapoğlu, 30 Ağustos’un en büyük değerinin “kendi kaderini kendisi tayin eden bir millet” bilinci olduğunu dile getirerek, güçlü olmanın barışı koruyan sessiz bir kalkan işlevi gördüğünü vurguladı. Türkiye’nin bugün, krizleri yöneterek akılcı çözümler üretebilecek bir iradeye sahip olduğunu belirtti.
Yenilikçi bir güvenlik stratejisi çerçevesinde, deprem, iklim değişikliği, gıda güvenliği ve enerji alanlarında dayanıklı şehirler, temiz enerji kaynakları ile yüksek katma değerli üretim hedeflediklerini aktaran Kasapoğlu, “Türkiye, Atatürk’ün ‘tam bağımsızlık’ ilkesini günün ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde uygulamaktadır; caydırıcılığı barış, teknolojiyi özgürlük ve kalkınmayı adalet için seferber etmektedir. Birlik ve beraberlikle yürüyüşümüze devam edeceğiz” dedi.
Kesintisiz Bir Mücadele ve Minnet Borcu
Kasapoğlu, mesajını şu sözlerle tamamladı: “Bir minnet borcumuz var: Dünyaya örnek bir kurtuluş destanı yazmış İstiklâl neslinden, sınırda, karada, denizde ve havada terörle mücadele eden kahramanlarımıza; felaketlerde ilk koşan, son dönen tüm fedakârlara. Bu borcu, ülkemizi daha güvenli, müreffeh ve adil bir hale getirerek ödeyeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle anıyor, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın ulusumuza kutlu olmasını diliyorum. Yeşil doğamızda bir ağacı, mavi denizlerimizde bir damla suyu, göklerde bir yıldızı kimseye bırakmayacak kararlılığını gösteriyoruz. ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ anlayışıyla, daha güçlü ve bağımsız bir Türkiye için aynı hedefe birlikte yürümeye devam edeceğiz.”