# Yapay Zeka Dolu Dolandırıcılıklar Türkiye’de Endişe Veriyor
Türkiye’de dijital dolandırıcılık sınırlarını aşıyor. Yapay zeka teknolojilerinin hızla gelişmesi, dolandırıcıların cezbettiği kişilere yönelik stratejilerini daha tehlikeli hale getirdi. Dolandırıcılar, bu teknoloji sayesinde banka çalışanları, polis ya da savcı gibi çeşitli meslek grubundan kişiler olarak görünerek, ses klonlama yöntemiyle vatandaşlara büyük maddi kayıplar yaşatıyor.
## Ses Klonlama Yöntemiyle Yapılan Dolandırıcılıklar
Son aylarda ülkemizdeki dijital dolandırıcılık vakalarının sayısı artarken, bu olaylar yapay zeka destekli yöntemlerle daha karmaşık bir hâl aldı. Dolandırıcılar, özellikle banka müşteri temsilcisi, polis ya da savcı kılığına girerek, ses klonlama teknolojisini kullanarak dolandırıcılık faaliyetlerini yürütüyor. Bu tür dolandırıcılık yöntemleri, kullanıcıların tanıdık seslere güvenerek harekete geçmesine neden oluyor ve bu da mağduriyetleri artırıyor.
Dijital dolandırıcılıkta kullanılan yapay zeka teknolojisi, tanıdık sesleri birkaç saniye içinde taklit edebilme imkanı sunarak dolandırıcıların işini kolaylaştırıyor. Arayan kişinin sesiyle yanıt veren vatandaşlar ise kısa süre içinde büyük maddi kayıplara uğrayabiliyor. Türkiye’de hukuken “bilişim sistemleri kullanılarak nitelikli dolandırıcılık” kapsamına giren bu dolandırıcılık türü, Türk Ceza Kanunu’nda ağır cezalarla karşılık buluyor. Ancak suçun dijital boyutu, mağdurlar için ani bir tepki verme şansını azaltıyor ve kayıpların büyümesine yol açıyor.
## Paniğe Kapılmamak ve Teyit Almak Önemli
Bu duruma dikkat çeken Avukat Burak Evci, artan dolandırıcılık vakalarına karşı vatandaşların dikkatli olmaları gerektiğini vurguladı. “Yapay zeka ile üretilen ses ve görüntülerin kullanıldığı dolandırıcılık olayları, toplumumuz için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Vatandaşlar, kendilerini arayan kişinin sesine güvenerek işlem yapmamalıdır” diyen Evci, dolandırıcılığın önüne geçebilmek için bazı önerilerde bulundu.
Evci, “Hiçbir kamu görevlisi telefonla para istemez veya banka işlemi yaptırmaz. Mağduriyet yaşandığında, vakit kaybetmeden savcılığa başvurulmalıdır. Vatandaşların en büyük hatalarının başında hızlı karar vermek ve teyit almamak gelmektedir. Yapay zeka ile üretilen seslerin ayırt edilmesi zorlaştıkça, dolandırıcıların iş yapma şansı artmaktadır. Bu nedenle gelen her çağrının resmi numaralarla karşılaştırılması, geri arama yapılması ve doğrulama istenmesi son derece önemlidir” şeklinde konuştu.
Dijital güvenlik uzmanları, Türkiye’de yapay zekanın kullanıldığı siber suçların yaygınlaşabileceği uyarısında bulunuyor. Bu bağlamda, vatandaşların konu hakkında bilinçlenmesi ve ilgili kurumların teknik altyapı süreçlerini güçlendirmesi gerektiği üzerinde duruluyor.


