Anoreksiya Nervoza Hastalığı: Sosyal Medyanın Artan Etkisi ve Riskler

Sosyal medya fenomeni Nihal Candan’ın vefatıyla gündeme gelen anoreksiya nervoza hakkında bilgi veren Dr. Şule Arslan, bu hastalığın ciddi psikolojik sorunlar ve fiziksel komplikasyonlar doğurduğunu vurguladı. Özellikle genç kızlar risk altında; hızlı kilo verme eğilimi ciddi sonuçlar yaratabiliyor.

Sosyal medya fenomeni Nihal Candan'ın vefatıyla gündeme gelen anoreksiya nervoza

Dr. Arslan’dan Anoreksiya Nervoza Hakkında Önemli Açıklamalar

Sosyal medya ünlüsü Nihal Candan’ın ölümü sonrasında gündeme gelen anoreksiya nervoza hastalığı hakkında açıklamalarda bulunan Dr. Öğretim Üyesi Şule Arslan, bu hastalığın özellikle genç kızlar için tehlike arz ettiğini vurguladı. Dr. Arslan, anoreksiya nervoza hastalarının çeşitli yemek alışkanlıkları geliştirdiğine dikkat çekti.

Hastalığın Ciddiyeti ve Belirtileri

İstanbul Aydın Üniversitesi’nde görevli Dr. Şule Arslan, anoreksiya nervozanın en yüksek ölüm riski taşıyan psikiyatrik bozukluklar arasında yer aldığını ifade ederek, hastalığın belirtilerini, ilerleme aşamalarını ve tedavi yöntemlerini açıkladı. Hızla kilo vermek arzusunun anoreksiya nervozayı tetikleyebildiğini belirten Arslan, “Günümüzde sosyal medya baskısı, estetik kaygılar ve diyet kültürü gibi etkenler, bireylerin çok hızlı bir şekilde kilo verme çabasına girmelerine sebep oluyor. Bireyler, bu süreçte düşük kalorili diyetler uygulamakta, öğün atlamakta veya aşırı egzersiz yapma eğiliminde bulunabiliyorlar” dedi.

Fiziksel ve Psikolojik Etkileri

Hızlı kilo kaybının vücutta kas kütlesi ve su kaybına yol açtığını belirten Dr. Arslan, bu durumun bazal metabolizma hızının düşmesine neden olduğunu ifade etti. Arslan, “Düşük kalorili diyetler metabolizma hızını azaltmakta ve elektrolit kayıplarına sebep olabilmektedir. Bunun sonucunda kalp atışlarında bozukluklar gelişebilir; kadınlarda ise adet döngüsünün durması gibi problemlerle karşılaşılabilir. Bu tür durumlar osteoporoza ve kemik yoğunluğunun azalmasına yol açmaktadır” şeklinde konuştu.

Psikolojik Boyut ve Riskler

Dr. Arslan, anoreksiya nervozanın bedensel algıda bozulma ve aşırı düşük kalorili beslenme ile karakterize edilen bir psikiyatrik hastalık olduğunu belirtti. Bu hastalığın fiziksel belirtilerinin yanı sıra, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik durumlara da yol açabileceğini kaydetti. Ayrıca, beden kitle indeksinin 17’nin altına düştüğü durumların hastalığın başlangıcı olarak değerlendirildiğini, 15’in altındaki değerlerin ise ciddi bir aşamayı temsil ettiğini açıkladı.

Yeme Davranışlarındaki Tekerrürler

Anoreksiya nervoza hastalarının yemekle ilgili takıntılı davranışlar geliştirdiklerinin altını çizen Dr. Arslan, “Bu bireyler yemek pişirme konusunda oldukça ilgiliyken, kendilerinin yedikleri besinlerden kaçınabilmektedir. Genelde yavaş yemek yeme, sayarak çiğneme gibi alışkanlıklar geliştirebiliyorlar. Başlangıçta çok düşük kalorili ve yüksek su oranına sahip sebze ve meyve tüketme eğilimindeler. Bir süre sonra açlık hissinden dahi memnun olduklarını ifade edebiliyorlar” sözlerini kullandı.

Müdahalenin Önemi ve Tedavi Süreci

Anoreksiya nervozanın yalnızca bir yeme bozukluğu değil, karmaşık bir psikiyatrik rahatsızlık olduğunu belirten Dr. Arslan, multidisipliner bir tedavi yaklaşımının gerekliliğini vurguladı. Psikiyatrist, psikolog, diyetisyen ve dahiliye uzmanlarının iş birliği ile tedavi sürecinin yürütülmesi gerektiğini belirten Arslan, belirtilerin başlangıç evresinde, yani beden kitle indeksinin 17 olduğu durumlarda müdahale edilmesi gerektiğini söyledi. İlerleyen aşamalarda ise hastaneye yatış ve klinik takip gerekebileceğini ifade etti.

Erken Tanı ve Tedavinin Önemi

Son dönemlerde sosyal medya ve akran baskısının etkisiyle özellikle ergen kızlarda anoreksiya nervozanın daha yaygın görüldüğünü aktaran Dr. Arslan, tüm bireylerin risk altında olduğunu belirtti. Uzun vadeli açlığın kalp, böbrek ve beyin gibi hayati organlarda geri dönüşü olmayan hasarlara yol açabileceğini belirten Arslan, “Bu nedenle hastalığın erken belirtilerine dikkat etmek ve doğru tedavi yöntemlerini uygulamak son derece önemlidir” diyerek sözlerini sonlandırdı.