-Aneminin tanımı:

 Annemi kandaki hemoglobin veya alyuvar sayısının hastanın yaş ve cins için bildirilen normal değerlerinin altına inmesi haline denir. Böylece erişkin bir erkeğin hemoglobini yüzde on dört gramın, erişkin bir kadının hemoglobini de yüzde on iki gramın altına inmişse o kişinin anemik olduğu söylenebilir. Çoğu kez hemoglobinde azalma eritrosit sayısındaki azalma ile birlikte ise de bazı kez örneğin demir eksikliği anemisinde olduğu gibi hemoglobin azaldığı halde eritrosit sayısı normal sayılarda kalabilir. Hemoglobin ve alyuvar değerleri normal sınırlar içinde bulunması o kişinin ille de anemik olmadığını göstermez. Örneğin hemoglobin seviyesi önceden sürekli olarak yüzde 16,5 gram olan bir kimse de yüzde 14,5 gram olarak bulunması normal karşılanmamalı ve annemi lehine alınarak mutlaka nedeni araştırılmalıdır.

-Hemoglobin nedir?

Hemoglobinin başlıca görevi akciğerlerden dokulara oksijen taşımaktır. Alyuvarların içerisinde bulunan demir atomu bağlamış protein molekülleridir. Anemi de oksijenin dokulara taşınması azalır ve böylece dokularda oksijen eksikliği gelişir. Bu eksiklik vücut dokularının fonksiyonlarında azalmaya neden olur ve böylece birçok sisteme ait bozukluk belirtileri ortaya çıkar. İskelet kası dolaşım sistemi ve merkezi sinir sistemi gibi oksijen ihtiyacı çok fazla olan sistemlerde bu semptomlar daha belirgin olur.
Kanın oksijen taşıma kapasitesinde azalma olunca organizma mevcut hemoglobini daha etkili bir biçimde kullanabilmek için bazı telafi mekanizmalarını harekete geçirir. Bunlar önce bizzat alyuvarlarda daha sonra da dolaşımda ortaya çıkar.

-Anemide ki telafi mekanizmaları:

1. Kırmızı kan hücrelerinden dokulara oksijen verilmesi arttırılır. Her birim hemoglobin dokulara daha fazla oksijen verir.

2. Kalp debisinde ve hızında artma olur. Bu başlıca kalp atım hacminin ve daha az oranda kalp hızının arttırılması ile sağlanır.

3. Toplam kan hacminin devamı plazma hacminin artırılması.

Toplam kan hacmi normal veya normale yakın sınırda tutulur. Bu da ağa niye kan kaybından hemen sonra doku aralıklarındaki sıvanın hızla damar içerisine çekilmesi ile yapılır.

4. Kan akımının yeniden düzenlenmesi kan akımında daha az oksijene ihtiyacı olan dokulardan daha fazla oksijen ihtiyacı olan dokulara doğru sapma meydana gelir.

 -Aneminin belirtileri nelerdir?

Anemili bir hastada görülen semptomlar ve belirtiler ya aneminin bizzat kendisine ya da annem ile alakalı bir hastalığa bağlıdır. Çoğunlukla esas hastalığa bağlı belirtiler hafif veya hiç yoktur ve klinik tabloyu annemi ye bağlı semptomlar belirler.
Anemi semptomlarının ortaya çıkmasına neden olan hemoglobin seviyesi aneminin gelişme hızına ve hastanın yaşına bağlıdır. Genellikle yavaş gelişen kronik kansızlıklara oranla hızla gelişen akut kanamaya bağlı anemiler de semptom oldukça yüksek hemoglobin seviyelerinde bile ortaya çıkabilir. Sağlık değerlendirimi açısından bu oldukça önemlidir.  Kronik sindirim sistemi kanamalarında olduğu gibi yavaş gelişen annemi ilerde hemoglobin %7 gramın altına indiği halde hasta herhangi bir anlamlı belirti göstermeyebilir. Çocuklar anemiye yetişkinlerden daha çabuk uyum gösterebilir. Örneğin hemoglobini yüzde 8, 9 gram civarında olan orta derecede ağır doğumsal anemili çocuklar çoğunlukla normal aktif bir okul yaşamına sahip olurlar. Yaşlı hastalarda çoğunlukla damarsal kalp hastalığı da bulunduğundan kalp ve beyin semptomları daha belirgin olur. Halsizlik çabuk yorulma ve genel kas kuvvetsizliği annemi de çok sık görülen ve en erken ortaya çıkan semptomlardır. Fakat bu semptomlar diğer hastalıklarda ve özellikle psikolojik hastalarda annemi olmadan da görülebilir.

-Cilt belirtileri:

Deride solukluk en belirgin ve karakteristik belirtidir. Tırnak yataklarında, mukozalarda görülebilir. Tırnak yatakları, ağız mukozası, göz kapak içleri anemiyi göstermede deriye oranla daha güvenilir yerlerdir. Solukluk karakteri bazen anemiye neden olan hastalık hakkında bize bilgi verebilir. Akut ciddi kan kaybından sonra yüzeysel beri damarlarında daralma gelişir ve deri ölü beyazlığı rengini alır. Kronik kanamalarda söğüt rengi, sindirim emilim bozukluk hastalığı bağlı anemili hastalarda limon sarısı renginde ve akut lösemililer de kül renginde bir solukluk, hücre yıkımına bağlı olanlarda ise saman sarısı renginde solukluk sarılıkla karışıyor.

-Dolaşım sistemi:

En sık görülen semptomlar efor nefes darlığı ve çarpıntıdır. Çoğu hastalarda nefes darlığı sadece egzersiz veya heyecanlı ortaya çıkar. Yaşlı hastalarda kalp kası damar sorunlarına bağlı göğüs ağrısı sıklıkla görülebilir. Çabuk yorulma da buna eklenecektir.

-Sinir sistemi:

Ağır anemisi olan ve özellikle yaşlı ve sinir sistemi ile ilgili çeşitli rahatsızlıkları bulunan hastalarda semptomlar daha fazla ortaya çıkar. Baygınlık, baş ağrısı, kulaklarda çınlama, basınç duygusu, baş dönmesi, göz önünde sinek uçuşması, konsantrasyon güçlüğü, hafızasının azalması, uyuklama hali ve ağır durumlarda şuur bulanıklığı gibi semptomlar ortaya çıkar. Orak hücreli anemide ellerde ve ayaklarda uyuşukluk, üşüme ve karıncalanma gibi yakınmalar olabilir.

-Üreme sistemi:

Annemi de adet kanaması bozuklukları sık görülür. Kadınlarda adet görememe anemiye bağlı olarak, fazla kanama ise annemi nedeni olarak sık görülen durumlardır. Akut kan kanserleri gibi annemi ve pıhtılaşma hücre eksikliği yapan hastalıklarda da fazla kanama sıktır. Erkeklerde libido kaybı görülebilir.

-Sindirim sistemi:

İştahsızlık en sık görülen belirtti fakat şişkinlik bulantı kabızlık da olabilir. Aneminin çeşidine bağlı olarak dilde yanma dil üzerinde aftlar ve yaralar demir eksikliği anemisinde ise bazen yutma güçlüğü görülebilir. Kilo kaybı nadirdir görüldüğünde anemiye neden olan hastalığa bağlıdır. Ağır anemide hafif veya orta derecede yumuşak bir karaciğer büyümesi görülebilir.

-Ateş:

Özellikle demir eksikliği ve büyük hücreli anemiler de hafif 37.2 38.2 arasında ateş görülebilir daha yüksek ateş ya bir komplikasyona veya anemiye neden olan esas hastalığa bağlıdır.

-Gözde:

En sık görülen değişiklikler solukluk ve nadiren retina kanamalarıdır.

-Yara iyileşmesi:

Uzun süreli anemide yara iyileşmesi gecikebilir. Kemik ve eklem ağrıları anemide özellikle orak hücre anemisinde kemik ve eklem ağrıları sık görülür.

-Anemi düşünülen bir hastada yapılması gerekenler:

Sıra ile şu soruların cevabını aramak olmalıdır:

1 hasta gerçekten anemi midir?
 Anemiden şüphe edilen bir hastada yapılacak ilk iş gerçekten aneminin bulunup bulunmadığını araştırmak olmalıdır. Bunun için alyuvar sayısı hemoglobin miktarı ve kan hücre oran değeri tayin edilmelidir. Pratikte sadece hemoglobin tayini genellikle yeterli olmaktadır. Yine pratikte hata payı büyük olan alyuvar varsayımı yerine mikro kan hücresi oran değeri yöntemi tercih edilmelidir.

2 hangi tip annemi söz konusudur?

Hastada annemi varsa bundan sonra yapılacak ilk iş bu annemin hangi tipe uyduğunu araştırılmasıdır. Bunun içinde öncelikle hangi tipe uyduğu araştırılmalıdır. Normal boyutta mı normalden küçük mü hemoglobini az mı çok mu bunların hepsi değerlendirilmelidir.

3 Anemi sebebi nedir?

Aneminin tipi saptandıktan sonra anemi nedeni araştırılmalı ve ortaya konulmalıdır. Buna göre tedavisi planlanmalı ve gerekli tıbbi destek bu anlamda sağlanmalıdır.