**İran Nüfusu 40 Milyonun Altına Düşebilir**
İran İçişleri Bakanı İskender Mumini, ülkesindeki nüfus artış oranlarının devam etmesi halinde İran nüfusunun 70 yıl içinde 40 milyon seviyesinin altına inebileceği konusunda uyarıda bulundu. Mumini, “Nüfus kaybı, İran’ın geleceğinde karşılaşacağı en büyük tehditlerden biri olacaktır” ifadelerini kullandı.
**Nüfus Azalması Ciddi Bir Tehdit Oluşturuyor**
İran, nüfusunun hızla düşmesi riskiyle karşı karşıya kalmaya başlamış durumda. Nüfus ve Kişisel Kayıtlar Kurumu’nda bir konuşma gerçekleştiren Mumini, nüfus azalmasının durumu ciddiye alınması gereken bir mesele olduğunu belirtti. Nüfusundaki düşüşün kaygı verici bir seviyeye ulaştığını vurgulayan bakan, “Eğer mevcut gidişat devam ederse, 70 yıl içerisinde İran nüfusu 40 milyonun altına gerileyebilir. Bu, gelecekteki en büyük krizlerden biri olarak karşımıza çıkacak,” dedi.
Mumini, nüfus oranındaki düşüşün üstesinden gelinmesi gereken acil bir durum olduğunun altını çizerek, bu konuda gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini ifade etti. “Nüfus ile ilgili yaşanan bu gerileme, ülkemiz için bir tehlike unsuru. Bu nedenle Nüfus İdaresi’nin akademik kuruluşlarla işbirliği yaparak somut çözüm önerileri geliştirmesi gerekmektedir,” şeklinde konuştu.
**Kimlik Kartlarında Sorunlar Devam Ediyor**
Mumini, ayrıca yeni kimlik kartlarıyla ilgili yaşanan gecikmelere de dikkat çekti. Ülkede 6 milyondan fazla kimlik kartının beklemede olduğunu ifade eden bakan, bu sorunun yalnızca 2025 yılına özgü olmadığını belirtti. “Bu durum, geçmiş yıllardan itibaren devam eden bir sorun. Nüfus azalması ve kimlik kartlarının düzenlenmesi konusuna öncelik verilmeli ve bu durumların çözümü için gerekli adımlar atılmalıdır,” diye ekledi.
**Demografik Durumun İncelenmesi**
Son genel nüfus sayımına göre, İran’daki nüfusun 85 milyonun üzerinde olduğu öngörülüyor. Ancak uzmanlar, son yıllarda nüfus artış hızının belirgin bir biçimde yavaşladığına dikkat çekiyor. Doğurganlık oranlarının yenilenme seviyesinin altına düşmesi ve ortanca yaşın sürekli artışı, ülkenin demografik yapısında önemli değişikliklere yol açıyor. Bu durumun uzun vadede iş gücü, sosyal güvenlik sistemi ve ekonomik sürdürülebilirlik üzerinde olumsuz etkilere neden olabileceği düşünülüyor.