Nöbetçi Eczaneler
Macaristan’dan Kuzey Akım Sabotajına Sert Tepki
Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hatlarına yapılan sabotajın, devlet terörizminin tüm unsurlarını barındırdığını belirtirken, “Eğer bir terör eylemi devlet kaynaklarıyla ve devlet desteğiyle gerçekleştiriliyorsa, bu durumu devlet terörü olarak tanımlayabiliriz. Bu olay, devlet terörüne çok benziyor” ifadelerini kullandı.
Almanya ile Rusya arasındaki doğal gaz boru hatlarında, 26 Eylül 2022 tarihinde meydana gelen patlamalarla ilgili yürüyen soruşturma devam ediyor. Szijjarto, patlamaların düzenlenmesinde rolü olduğu düşünülen Ukrayna vatandaşı Serhii K.’nin İtalya’da yakalanmasıyla ilgili olarak önemli değerlendirmelerde bulundu. Bakan, elde edilen bulguların, bu olayın bir devlet terörü vakası olabileceğini gösterdiğine dair kanıtlar sağladığını vurguladı.
Ukrayna Vatandaşı Serhii K.’nin Yakalanması
Almanya Federal Savcılığı, Serhii K.’nin İtalya’da yakalandığını açıklamış ve gözaltına alınan şüphelinin, Misano Adriatico’daki karakola götürüldüğünü bildirmişti. Serhii K., Almanya’ya iade edilerek mahkeme önüne çıkarılacak. Üzerinde, anayasal suçlar ve yapısal yıkımlarla ilgili suçlamalar olan Serhii K.’nin, diğer beş kişiyle birlikte sahte kimlikler ve kiralık bir tekne aracılığıyla Almanya’nın Rostock limanından hedef bölgeye gittiği ifade edildi.
Patlama ve Sonrası
26 Eylül 2022 tarihinde Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarında gerçekleşen patlamalar neticesinde dört bölgede gaz sızıntısı yaşandı. Almanya, Danimarka ve İsveç, bu olayla ilgili olarak bağımsız soruşturmalar başlattı. Rusya, patlamaların arkasında ABD’nin olduğunu öne sürerken, Washington bu suçlamaları kesin bir dille reddetti. Boru hatları, ABD ve müttefikleri tarafından Avrupa’nın enerji güvenliğini tehdit eden bir unsur olarak nitelendiriliyordu.
2023 yılı itibarıyla Alman medyası, sabotajda Ukrayna yanlısı bir grubun rol oynadığını öne sürdü. Ancak Ukrayna yönetimi, boru hatlarına düzenlenen saldırı emri verdiği iddialarını yalanladı. İsveç ve Danimarka’daki soruşturmalar Şubat 2024’te son bulurken, Alman savcıların araştırmaları ise devam ediyor.