Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

    Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı, Dedesi Onbaşı Yusuf Saygılı’ya Ait 107 Yıllık Mektup ve Esir Kartını Buldu

    Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı, dedesi Onbaşı Yusuf’un 107 yıl önce yazdığı mektubu ve esir kartını arşivde buldu. 1918’deki esareti sırasında yazılan mektup, Kızılay’ın “Yüzyıllık Emanet: Kızılay Esir Mektupları Sergisi”nde gün yüzüne çıktı. Saygılı, dedesinin izinden giderek iyilik hareketine katkı sağladığını ifade etti.

    Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı, dedesi Onbaşı Yusuf’un 107

    Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı’dan Duygusal Buluntu

    Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı, dedesi Onbaşı Yusuf (Hoca) Saygılı’ya ait 107 yıllık mektup ve esir kartının arşivde bulunduğunu duyurdu.

    Özgün Eserler Arasında Sergilenen Tarihi Mektup

    Kızılay, tarihine tanıklık eden önemli belgelerden oluşan “Yüzyıllık Emanet: Kızılay Esir Mektupları Sergisi”ni hayata geçirdi. Bu etkinlik sırasında Genel Sekreter Saygılı, dedesi Yusuf (Hoca) Saygılı’nın 1918’deki Filistin Cephesi’nde esir düştüğüne dikkat çekerek, ona ait bir mektubun olup olmadığını araştırdı.

    Arşivde gerçekleştirilen incelemeler neticesinde, Yusuf Saygılı’nın 31 Ekim 1918 tarihinde İngilizlere esir düştüğü ve ailesine yazdığı mektubun gün yüzüne çıkarılması sağlandı. Esir kampında 1925 yılına kadar tutulan Onbaşı Yusuf’un mektubu ve esir kartı, Türk Kızılay Genel Sekreteri Ramazan Saygılı’ya teslim edildi.

    Ramazan Saygılı’dan Anıların Paylaşımı

    İhlas Haber Ajansı ile yaptığı açıklamada Saygılı, dedesi Yusuf Saygılı’nın hayatı boyunca Adana’ya döndükten sonra Saimbeyli ilçesinde imamlık yaptığını ve 1960 yılında 72 yaşında vefat ettiğini belirtti. “Osmanlı Devleti’nin zorlu dönemlerinde savaşan dedem, Filistin’de esir düştü. Kızılay Esir Mektupları Sergisi’ndeyken özellikle durumundan bahsetmiştim. Daha sonra Ankara’daki bir toplantıda, dedemin mektup ve esir kartlarını bana teslim ettiler” ifadelerini kullandı.

    Duygusal Bir Bağlantı ve İyilik Vurgusu

    107 yıl sonra böyle bir buluntuya sahip olmanın kendisini derinden etkilediğini belirten Saygılı, “Ecdadımızın biz torunlarının izinde olduğunu görebilmekten mutluluk duyuyorum. Dedelerimiz Filistin ve Gazze’nin savunmasında bulunmuşlar. Biz de benzer şekilde yardımsever bir harekete katılıyoruz. Dedeme dua ettim, hamdolsun biz de onlarla aynı yolda ilerliyoruz” diye konuştu.

    Dedesinin yazdığı Osmanlıca mektubun, sağlık durumu hakkında bilgi vermesi ve millete, devlete dua etmesi, ayrıca birlik ve beraberlik mesajları içerdiğini de sözlerine ekledi.