Artan Gıda Zehirlenmeleri Toplum Sağlığını Tehdit Ediyor
Son zamanlarda yaşanan gıda zehirlenmesi olayları, toplu yemek hizmetlerinin yalnızca maliyet analizi yapılacak bir kalem olmadığını, aynı zamanda toplum sağlığını etkileyen hayati bir konu olduğunu gözler önüne seriyor. Özellikle okullar, yurtlar ve büyük kuruluşlarda düşük maliyet hedeflerinin beraberinde getirdiği tehlikeler uzmanlar tarafından vurgulanıyor.
Gıda Zehirlenme Olayları Türkiye’nin Farklı Şehirlerinde Yayıldı
Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde ortaya çıkan gıda zehirlenmesi olayları, toplu yemek hizmetlerinin maliyetten çok daha fazlasını ifade ettiğini bir kez daha kanıtladı. İstanbul’da 25 kişi zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırılmışken, Rize’de 40 öğrenci, Bolu’da 14 üniversite öğrencisi ve Eskişehir’de bir lise öğrencisi benzer belirtilerle tedavi altında kaldı. Uzmanlar, bu durumun sadece okullar, yurtlar, kamu yapıları ve büyük işletmelerde uygulanan düşük maliyetli seçimlerin sağlık üzerinde yarattığı ciddi riskleri gösterdiğini belirtiyor.
Düşük Maliyetli Seçimler Sağlık Açısından Tehlike Oluşturuyor
Birçok kurum hala toplu yemek hizmetlerini bir maliyet unsuru olarak değerlendirse de, düşük maliyet baskısı altında yapılan seçimler hem ham madde kalitesinin düşmesine, hem de hijyen kurallarının ihmal edilmesine neden olabiliyor. Bu durum kısa vadede kâr gibi görünse de, uzun vadede sağlık, kurum itibarı ve hukuki sorunlar açısından ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Bu nedenle, endüstriyel yemek üretiminde kaliteyi ön planda tutan firmalar sektörde farklılaşıyor. Bursa’da uzun yıllardır faaliyet gösteren Yankı Yemek, bu anlayışı benimseyerek dikkat çekiyor.
Yankı Yemek Kaliteyi Öncelikli Hedef Olarak Belirliyor
Yankı Yemek, üretim süreçlerinde ham madde güvenilirliğini temel kriter olarak kabul ediyor. Tüm malzemelerini analiz edilmiş ve sertifikalanmış markalardan temin eden firma, Kalite Sistem Sorumlusu Leman Yurttaş’a göre, düşük maliyetli yaklaşımlar kaliteyi olumsuz etkiliyor. Yurttaş, yemeklerin sürekli aynı standartlarda sunulabilmesi için tam izlenebilir üretim altyapısı, el değmeden pişirme teknolojisi ve sürekli denetim kültürünün şart olduğunu belirtiyor.
Uygulanan Ucuzluk Modeli Sürdürülebilir Değil
Leman Yurttaş, Türkiye’de yaşanan zehirlenme vakalarının sadece yemek üreticileri için değil, bu hizmeti kullanan işletmeler, okullar, yurtlar ve sağlık kurumları için hayati bir uyarı niteliği taşıdığını ifade etti. Toplu yemek hizmetinin maliyet baskısından bağımsız, kritik ve dikkatle yönetilmesi gereken bir süreç olduğunu vurgulayan Yurttaş, gıda güvenliği zincirinin bu unsurlar arasında sıkı bir bağ olduğunu belirtti.
Yankı Yemek, Sürdürülebilir Üretim Anlayışıyla Öne Çıkıyor
Çalı Sanayi Bölgesi’nde 4.500 metrekare kapalı alanda faaliyet göstermekte olan Yankı Yemek’in tesisleri, gün içerisinde 15.000 kişiye yemek sunabilmekte ve gerektiğinde bu kapasiteyi 25.000’e kadar çıkarabilmektedir. ISO 9001, ISO 22000 (HACCP), ISO 14001 ve OHSAS 18001 gibi uluslararası kalite belgelerine sahip olan şirket, yıllık yaklaşık 5 milyon kişiye ulaşan üretim hacmini “Yemediğimizi yedirmiyoruz” anlayışı ile güvence altına alıyor.
BAŞİSKELE BELEDİYESİ ZABITA MÜDÜRLÜĞÜ EKİPLERİ, HALK SAĞLIĞININ KORUNMASI AMACIYLA İLÇE GENELİNDEKİ KAFE VE RESTORANLARDA KAPSAMLI DENETİMLER GERÇEKLEŞTİRDİ.



