Atatürk Üniversitesi’nde Mobbing Konulu Panel Gerçekleştirildi: Psikolojik Tacizin Toplumsal Sonuçları Vurgulandı

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde “Mobbing” Paneli Düzenlendi

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, sürekli tıp eğitimi programları çerçevesinde “İşyerinde psikolojik taciz Mobbing” başlıklı bir panel düzenledi. Etkinlik, Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Panelin moderatörlüğünü Prof. Dr. Canan Atalay ve Doç. Dr. Can Sevinç üstlenirken, Mobbingle Mücadele Derneği Erzurum Şube Başkanı Jale Hülya Alcan ve MEDYAD Erzurum İl Temsilcisi Avukat Selçuk Yıldız konuşmacı olarak katıldı.

Türkiye’de Mobbing Başvurusu: Dikkat Çeken İstatistikler

Panelde sunulan verilere göre, Türkiye genelindeki kamu sektöründe 32 bin 251, özel sektörde ise 134 bin 299 mobbing başvurusu yapılmıştır. Doğu Anadolu Bölgesi, toplam bildirimlerde en düşük paya sahip olsa da, Erzurum’un bu alanda en fazla başvuru yapan il olduğu ifade edildi. Jale Hülya Alcan, az bildirimin düşük mağduriyet anlamına gelmediğini belirterek, farkındalık ve erişim eksikliğinin çözülmesi gereken önemli bir sorun olduğunu vurguladı.

Alcan, mobbingin sadece işyerlerinde bir mesele olmadığını, aynı zamanda şiddet, intihar ve psikolojik çöküşle bağlantılı ciddi toplumsal sorunlar oluşturduğunu söyledi. Erzurum ve çevresindeki durumun dikkate değer olduğunu belirten Alcan, “Bölgemizdeki bireyler, mobbing baskısı altında ya boşanma ya da psikolojik çöküş gibi olumsuz durumlarla karşı karşıya kalıyor. İş yükü ve psikolojik sıkıntı birleştiğinde, sonuçlar ne yazık ki ağır olmaktadır” ifadelerini kullandı.

Mobbingin Çarpıcı Sonuçları ve Hukuki Boyutu

Türkiye genelindeki mobbing başvurularını değerlendiren Alcan, Erzurum’un Doğu Anadolu Bölgesi’nde en fazla bildirimi yapan il olduğuna ve bunun görünmeyen bir mobbing türüne işaret ettiğine dikkat çekti. Özellikle kamu kurumlarında bürokratik baskıların yaygınlık gösterdiğini belirten Alcan, 2021-2025 yılları arasında Erzurum’un kamu sektöründe 323, özel sektörde ise 356 başvurula bölgedeki oranının yüzde 15-21 arasında değiştiğini ifade etti.

Panelde, mobbingin önlenmemesi durumunda ortaya çıkan ciddi sonuçlara da vurgu yapıldı. Alcan, “Erzurum’daki iki hekim mobbing iddiaları sonrası hayatını kaybetti, Bayburt’ta bir doktor psikolojik baskı sonucu intihar etti, Kars’ta ise bir sosyolog mobbing nedeniyle 5 kişiyi öldürdü ve ardından yaşamına son verdi. Bu trajik olaylar, mobbingin yalnızca işyeri ile sınırlı olmadığına dair somut örneklerdir. Mobbingin yönetimi başarısız olursa, şiddetin önüne geçmek daha da zorlaşır” dedi.

Hukuki boyutuyla ilgili de bilgi veren Avukat Selçuk Yıldız, Türk hukukunda mobbingin tek bir maddede tanımlanmadığını ancak Yargıtay kararları ve mevcut kanunlarla net bir çerçeve oluşturulduğunu belirtti. Mobbingin başlıca unsurlarının sürekli baskı, yıldırma ve kişilik haklarına saldırı olduğunu ifade eden Yıldız, mağdurlar için Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Ombudsmanlık gibi başvuru yollarının önemine değindi.