Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kahramanmaraş’ta Terörle Mücadelenin Gazisi Güvercinlerle Hayata Tutunuyor

Kahramanmaraş’ta yaşayan 49 yaşındaki Gazi Mehmet Orçan, 1996 yılında terörle mücadelede iki ayağını kaybetti. Güvercin beslemek, ona yaşam sevinci ve moral kaynağı olurken, kuşlarla ilgilenmenin doğaya dost bir hobisi olduğunu vurguluyor. Orçan, bu tutkusuyla hem spor alanında başarılar elde etti hem de zor günlerini atlattı.

Kahramanmaraş'ta yaşayan 49 yaşındaki Gazi Mehmet Orçan, 1996 yılında terörle

Gazi Mehmet Orçan’ın Güvercin Sevgisi

Kahramanmaraş’ta yaşayan 49 yaşındaki Gazi Mehmet Orçan, 1996 yılında Batman’ın Sason ilçesinde görev yaptığı sırada, terörle mücadele operasyonunda iki ayağını kaybetti. Bu çatışmada, 27 terörist etkisiz hale getirildiği anda Orçan, bir mayına basarak yaralanmıştı. Fakat yıllar geçmesine rağmen yaşam sevinçten vazgeçmeyerek, kendini güvercin yetiştirmeye adadı.

Kuşlar, Gazi Orçan’ın Hayat Arkadaşları

Gazi Orçan, kuş beslemenin bir tutku ve sevgi meselesi olduğunu ifade ederek, “Kuşlarımızın sağlık durumuyla yakından ilgileniyoruz ve onlarla olan bağımız oldukça derin. Onlar benim çocuklarım gibi. Uçuşları ve yeni yavruları görmek bambaşka bir mutluluk. Eski kuş sahipleri der ki; ‘Ben mezara, kuşlar pazara.’ Bizim için de bu aşk ömür boyu kadar sürer. Güvercinlerimizin dışkıları tamamen doğaldır ve tarımda kullanmak isteyen dostlarımıza veriyoruz. Böylece diversifikasyon yaratıyor ve doğal tarıma katkı sağlıyoruz” şeklinde konuştu.

Kuşların Gücü ve Gazi Orçan’ın Başarıları

Terörle mücadelede yaralanmasının ardından güvercinlerin onun için önemli bir terapi aracı haline geldiğini belirten Orçan, “Yaralandıktan sonra Ankara’dan Kahramanmaraş’a döndüm. Bu dönemde güvercinlerim bana moral kaynağı oldu, yaşamımda yeniden motivasyon sağladı. Onlar sayesinde zorlu günleri daha dayanıklı ve sakin bir şekilde atlatabildim. Kuşçuluk benim için harika bir terapi. Her neye el atıyorsam, onu en iyi şekilde yapmak için kendimi adıyorum. Yaptığım antrenmanlar sonucunda başarılı oldum ve milli takıma seçildim. Avrupa Şampiyonası ve Milletler Ligi gibi organizasyonlarda dereceler almayı başardım. Şimdi aynı disiplini güvercinlerim üzerinde uyguluyorum. Bu tutku çocukluğumdan geliyor; on yaşından beri içimde var. Kuşçuluk, insanı dinlendirir, huzur verir ve hayata bağlar.” dedi.