Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş’tan Bakım Ekonomisi Açıklamaları
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, katıldığı ‘Türkiye’de Bakım Ekonomisinin Dönüştürücü Büyümesi İçin Birleşmiş Milletler Ortak Programı Kapanış Toplantısı’nda önemli ifadelerde bulundu. Göktaş, “Aile ve Nüfus 10 Yılı’nda nesiller arası dayanışmayı güçlendiren bakım hizmetlerini yaygınlaştıracak, aileyi öncelikli hedef haline getireceğiz” dedi.
Bakım Ekonomisine Yatırım, Sürdürülebilir Kalkınma İçin Şart
Konuşmasında, bakım emeğinin geçmişte ekonomik göstergelerin dışında tutulduğunu vurgulayan Göktaş, “Bakım ekonomisine yönelik her tür yatırım, sürdürülebilir kalkınma, toplumsal eşitlik ve ekonomik kalkınma açısından büyük öneme sahiptir. Bu alana yapılan yatırımlar, istihdam yaratır, eşitsizlikleri azaltır ve sosyal korumayı güçlendirir. Aynı zamanda, çocuklar, yaşlılar ve engelli bireylerin yaşam kalitesini artırır” diye belirtti.
Türkiye’nin bakım ekonomisini stratejik bir alan olarak tanımladığını ifade eden Göktaş, “Erken çocukluktan yaşlılığa, engellilikten aile içi destek mekanizmalarına geniş bir yelpazede bakım hizmetlerini sosyal politikalar bağlamında değerlendiriyoruz” şeklinde konuştu.
Aile Odaklı Hizmet Modeli
Göktaş, kaliteli bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması için detaylı çalışmalar yürüttüklerini dile getirerek, “Tüm bireyleri kapsayan hizmet modellerini aile odaklı bir anlayışla güçlendiriyoruz. Yerinde, erişilebilir ve kaliteli bakım hizmetlerini artırmak amacıyla kapsamlı projeler gerçekleştiriyoruz. Güçlü bir bakım sistemi, toplumu daha dayanıklı hale getirecektir. Dolayısıyla, bakıma yapılan her yatırım, Türkiye’nin geleceğine bir katkıdır. Nüfus hızla yaşlanıyor, aile yapıları değişiyor ve bakım ihtiyaçları artıyor. Bu gelişmeler, bakım alanında yeni hizmet modellerinin oluşturulmasını ve yapıların daha kapsayıcı olmasını gerekli kılıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Erken Çocukluk Dönemi ve Bakım Hizmetleri
Çocukların sağlıklı gelişimini destekleyecek bir sistem kurma yönündeki çalışmalarına devam ettiklerini söyleyen Göktaş, “Erken çocukluk dönemine yönelik nitelikli bakım ve eğitim hizmetleri, Bakanlığımızın öncelikli stratejilerindendir. Ülke genelinde 2 bin 377 özel kuruluş ile 83 bine yakın çocuğumuza kreş ve gündüz bakımevi hizmeti veriyoruz. Sosyal kooperatifçilik, bakım hizmetlerinin sürdürülebilirliği açısından kritik bir araçtır. Çocuk, yaşlı ve engelli bakımı alanında sosyal kooperatifler, kadın istihdamını artıracak önemli adımlar atacaktır. Bu nedenle, bu alandaki mevzuat çalışmalarına destek olmaya devam edeceğiz. Ayrıca, yakın zamanda bakım ekonomisini güçlendirmek adına bir çalıştay düzenleyeceğiz” şeklinde konuştu.
Ekonomik Katılım ve Aile Dostu Uygulamalar
Bakan Göktaş, ebeveynlere ve komşu annelere yönelik sürekli rehberlik sunarak bakımın kalitesini artırmanın önemli hedefleri arasında olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Erken çocukluk dönemine yapılan yatırımlar, kadınların iş gücüne katılımını teşvik eder. Bu sayede ebeveynler, aile yaşamı ile çalışma hayatı arasında bir denge kurabilir. Bakım ekonomisi, kadınların ekonomik hayata katılımı ile toplumsal refah arasında köprü işlevi görecektir. Organize Sanayi Bölgelerinde çocuk bakım merkezlerinin açılması, kadınların iş gücüne katılımını destekleyecek önemli bir çalışmadır. Bu süreç, aynı zamanda aile dostu bir çalışma kültürünün yerleşmesine sağlam bir zemin hazırlamaktadır. Böylelikle, kadın emeği görünür hale gelecek ve çocuklar kaliteli bakım hizmetlerine daha iyi erişim sağlayacaktır. 2025 Aile Yılı, bu alanlarda yeni hizmet modellerinin hayata geçirildiği bir dönem olacaktır. Aile ve Nüfus 10 Yılı’nda da nesiller arası dayanışmayı artırıcı bakım hizmetlerini yaygınlaştırarak, aileyi merkezde tutan kalkınma vizyonumuzu daha da güçlendireceğiz.”