ABD-İran İlişkilerindeki Sakinlik, Altın Piyasasında Stratejik Fırsatlar Sunuyor

ABD-Iran İlişkilerinde Sakinlik: Kalıcı mı Geçici mi?

Son günlerde ABD ve İran arasında gözlemlenen göreli barış, uluslararası jeopolitik gerilimin ne kadar süreceği hususunu tekrar gündeme taşıdı. Bu bağlamda Demaş A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Cumhur Kitiş, bölgedeki dinamiklerin altın ticareti üzerindeki olası etkilerini analiz etti ve dikkat çeken tespitlerde bulundu.

Bölgedeki Askeri Durum Belirsiz

Ahmet Cumhur Kitiş, değerlendirmelerinde İran’ın askeri varlığının yorumu üzerine henüz kesin bir görüş oluşmadığını ifade etti. ABD’nin bölgedeki varlığının sessiz kalması ve Pentagon’dan gelen “kalıcı caydırıcılık” yönündeki mesajlar, özellikle Donald Trump’ın dengesiz söylemleriyle birleştiğinde belirsizlikler oluşturdu. Kitiş, bu durumun hem politik hem de ekonomik yönlerinin detaylı bir şekilde ele alınması gerektiğine dikkat çekti.

Altın Fiyatlarında Gelecek Beklentileri

Bölgesel gerginliğin düşmüş olmasına rağmen, jeopolitik risklerin hala mevcut olduğunu ifade eden Kitiş, ons altının düşüş yönünde bir trend göstermediğini, tam tersine büyük bir artışın habercisi olduğunu belirtti. Orta Doğu’daki çatışmaların dengeleyici faktörlerinden biri olan Türkiye’nin, diplomatik çabalarıyla önemli bir aktör haline geldiği vurgulandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, hem bölgedeki hem de uluslararası güçlerle sürdürdüğü istikrarlı politika izinin dikkatle takip edildiğini düşünüyor.

Merkez Bankaları Altın Aldı: Tarihi Bir Zirve

Kitiş, merkez bankalarının son yıllarda gerçekleştirdikleri altın alımlarının son 50 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını belirterek, bu durumun büyük yatırımcıların “fiyattan önce altına sahip olma” stratejisi benimsediğinin açık bir göstergesi olduğunu aktardı. Bu itici güç, bireysel yatırımcılar için de önemli bir sinyal teşkil ediyor. “Gerçek risk henüz fiyatlandırılmadı,” diyen Kitiş, askeri gerilim ve enerji kaynaklarındaki kırılganlığın sürdüğünü vurgulayarak altın için yukarı yönlü bir potansiyelin halen mevcut olduğunu dile getirdi.

Stratejik Altın Sahipliği ve Fırsatlar

Türkiye’deki altına olan ilginin arttığını kaydeden Kitiş, hem bireysel yatırımcılar hem de devlet dairelerinin altın yatırımlarına yöneldiğini belirtti. Yastık altı altın kavramının tekrar önem kazandığını ifade eden Kitiş, Türkiye’nin bölgedeki istikrarı sağlamada rol oynarken ekonomik yönünü de güçlendirdiği görüşünde. Gelecekte altının varlığı, erişilebilirliği ve fiziksel kontrolü konularının yalnızca fiyatın ötesinde stratejik bir öneme sahip olacağı dikkate alındığında, bölgesel dengeler netleşmeden pozisyon alanların kazanacağına yönelik öngörüde bulundu.