Zara’da Geleneksel Yöntemlerle Doğal Kuru Fasulye Üretimi Devam Ediyor

Geleneksel Yöntemlerle Kuru Fasulye Üretimi

Sivas’ın Zara ilçesine bağlı Ütük köyünde, 10 yıldır ata tohumu ile kuru fasulye yetiştiren Enes Dursun Yılmaz, modern tarıma karşı geleneksel yöntemler kullanmaya devam ediyor.

Yılmaz, doğal üretimin insan sağlığına olan etkilerinden ilham alarak, lezzetin sırrının doğallıkta gizli olduğuna inanıyor. Elde ettiği kuru fasulyeleri, yüz yılı aşkın süredir kullanılan bir savurma makinesi ile otundan ayıklamakta ve kendi tasarladığı eleme makinesinde ise boyutlarına göre ayırmaktadır. Ütük fasulyesi olarak bilinen ve ilaç kullanılmadan yetiştirilen “kuskus” fasulyelerini açık alanda kurutmakta ve ardından manuel mekanizmalı makinelerle işleme tabi tutmaktadır. Son aşamada, elektrikli bir düzenekle güçlendirilmiş eleme makinesi ile paketleyerek tüketime hazır hale getiriyor.

Yıllık Hasat ve Üretim Süreci

Yıllık bir ton fasulye mahsulü elde ettiklerini belirten Yılmaz, “Kullandığımız bu makine yaklaşık yüz yıllık. Yaklaşık sekiz yıl önce restore ettik ve şu an kuru fasulye işlerinde kullanmaktayız. Patos makineleri yerine bu yöntemle daha temiz bir ürün elde ediyoruz” dedi. Savurma makinesi, fasulye otlarını denesinden ayırmak için oldukça etkili bir yöntem olduğunu vurgulayan Yılmaz, modern makinelerin bazı zorlukları olduğunu da ekledi.

On yıldır kuru fasulye ekimi yapan Yılmaz, “2017 yılında emekli olduktan sonra geleneksel yöntemlerle bu işe başladım. Kullanılan tohumlar yerel ve ata tohumu. İlk başta manuel çalışan bir eleme makinesi tasarladık, geçen yıl ise elektrikli bir motor ekledik ve çalışma verimliliğimizi artırdık,” ifadelerini kullandı.

Pazarlama Sorunları ve Ürün Kalitesi

Yılmaz, kendi yıllık üretiminin bir ton, kardeşinin ise beş ton civarında olduğunu belirtti. Ürünlerinin pazarlanmasının önemine değinen Yılmaz, faaliyetin zahmetli olduğunu ancak iş tamamlandığında rahatladıklarını belirtti.

Zara Ziraat Odası Başkanı Zeki Şimşek, Ütük köyü ziyaretinde doğal ve gübresiz olarak yetiştirilen fasulye ürünlerine dikkat çekerek, “Böyle kıymetli bir fasulye, doğal ortamlarda yetişiyor. Ancak çiftçilerimizin en büyük sorunu pazarlama konusunda yaşanıyor. Üreticilerin, ürünlerini Türkiye’nin büyük şehirlerine ulaştırması gerekiyor,” şeklinde konuştu.

Yerli üreticilerin, bunun bilincine vardıklarında lezzetli ürünlerini pazar ortamında daha iyi bir şekilde tanıtacaklarına inandığını ifade etti.