Nöbetçi Eczaneler
Maket Fıtığına Ameliyatsız Yeni Bir Çözüm
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde, kadınlarda kabızlık gibi dışkılama sorunlarına neden olan makat fıtığı (rektosel) hastalığı için dünyada bir ilk olarak kabul edilen ameliyatsız bir tedavi yöntemi geliştirildi. Bu süreçte, hastanın kendi karın yağ dokusu kullanılarak tedavi gerçekleştiriliyor. Şimdiye kadar 200’den fazla hastaya uygulanan bu yöntemin 6 aydan uzun süre takip edilen 65 hastadan elde edilen sonuçları oldukça umut verici. Doç. Dr. Özgür Dandin, “Tek seansta hastaların yüzde 89’u, tedavi sonrası kendilerini daha iyi hissediyor” şeklinde konuştu.
Pelvik Taban Hastalıklarına Dikkat Çekiliyor
Doç. Dr. Dandin, pelvik taban hastalıklarının kadınlarda oldukça yaygın olduğunu ve özellikle doğum yapmış bireylerde makat fıtığına sık rastlandığını belirtti. Toplumda bu rahatsızlığın ilk aşama öncesinde yalnızca yararlı vakalar kaydedildiğini vurgulayan Dandin, rektoselin yaş ve diğer faktörler nedeniyle giderek arttığını ifade etti.
Semptomlar ve Tanı Zorluğu
Rektoselin kadınlarda ortaya çıkan başlıca belirtileri arasında kabızlık, zorlu dışkılama ve ağrılı durumlar yer alıyor. Dandin, hastaların çoğunun doktora gitmekten çekindiğini ve bu nedenle tanının çoğu zaman konulamadığını dile getirdi. Ayrıca, pek çok hastanın hemoroid tedavisi görmesine rağmen rektoselin teşhisini atlayarak gerçek sorunun çözümünü bulamadıklarını ekledi.
Yeni Yöntem: Kendi Yağ Dokusuyla Tedavi
Geleneksel tedavi yöntemlerinin cerrahi müdahale gerektirdiğini belirten Dandin, bu tür operasyonların komplikasyon riski taşıdığını ve hastalar için düşen memnuniyet seviyesine dikkat çekti. Yeni yöntemde, hastanın karın bölgesinden alınan yağ, kök hücre açısından zenginleştirilerek rektum ile vajen arasındaki hasarlı bölgeye enjekte ediliyor. Bu minimal invaziv işlem, dünyada ilk kez yalnızca Akdeniz Üniversitesi’nde uygulanıyor.
Kısa Sürede İyileşme ve Taburcu Olma İmkanı
İşlemin yalnızca 10 dakika sürdüğünü belirten Dr. Dandin, hastaların ortalama 2 saat içinde taburcu olabildiğini ve ertesi gün normal yaşamlarına dönebildiklerini vurguladı. Hastalar, bu süreçte önerilen diyet ve pelvik taban egzersizleri ile destekleniyor. İki seans halinde uygulanan tedavi, hastalar için güvenli ve etkili sonuçlar elde edilmesinde de katkı sağlamaktadır.
Olumlu Sonuçlar ve Bilimsel Yayın
Tedavi sonrasında, daha önce cerrahi seçeneklerden olumlu yanıt alamayan hastalar için de umut verici bir çözüm sunulduğu ifade ediliyor. Dr. Dandin, bu yeni yöntemin iki seansta uygulanarak, memnuniyet oranının ise %89 olduğunu aktardı. Araştırmalar sonucunda elde edilen verilerin, “Techniques in Coloproctology” dergisine gönderildiği ve bu verilerle gelecekte daha geniş çaplı çalışmalar yapılabileceği de duyuruldu.
Sonuç olarak, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin geliştirdiği bu inovatif yaklaşım, rektosel vakalarında tedavi seçeneklerini genişletmekte ve hasta memnuniyetini artırmaktadır.