Mide Ağrısının Kalp Krizi Belirtisi Olabileceği Bilgisi Uzmanlardan Geldi

Medical Park Ordu Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Adnan Köşüş, mide ağrısının kalp krizi belirtisi olabileceğine dikkat çekti. Özellikle 45 yaş üstü, diyabet hastası veya kalp-damar öyküsü olanlar dikkatli olmalı. Erken tanı ve müdahale hayati öneme sahip.

Medical Park Ordu Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Adnan Köşüş, mide

Kardiyoloji Uzmanı Dr. Adnan Köşüş, kalp krizi belirtileri arasında yer alan mide ağrısının yanlış değerlendirilebileceğine dikkat çekti. Dr. Köşüş, “Bu tür ağrılar, bazı durumlarda kalp krizinin belirti edici unsurları arasında sayılabilir. 45 yaş ve üstü bireyler, diyabet hastaları veya geçmişte kalp-damar hastalığı geçirmiş kişilerde mide bölgesinde oluşan baskı, yanma ya da ağrı şikayetleri mutlaka kardiyolojik açıdan incelenmelidir” şeklinde uyarıda bulundu.

Kalp krizinin genellikle göğüs ağrısı, sol kola yayılan baskı ve nefes darlığı ile ilişkilendirilse de, bazı hastalarda klasik semptomlar görülmediğini açıklayan Medical Park Ordu Hastanesi’nden uzman hekim, mide bölgesinde hissedilen ağrının bir kalp krizi belirtisi olabileceğini belirtti.

“Mide ağrısı kalp kaynaklı olabilir”
Halk arasında mide rahatsızlıkları veya hazımsızlık olarak tanımlanan ağrıların, kalp krizini işaret edebileceğini vurgulayan Dr. Köşüş, “Özellikle 45 yaş üstü kişilerin, diyabet hastalarının ve daha önce kalp-damar hastalığı yaşama öyküsü bulunan bireylerin mide bölgesindeki ağrı ve baskı hissi mutlaka kardiyak açıdan değerlendirilmelidir” dedi.

“Sessiz kalp krizleri daha yaygın”
Kadınlar, yaşlı bireyler ve diyabet hastaları arasında kalp krizlerinin sessiz geçebildiğine işaret eden uzman, “Bu grup hastalarda göğüs ağrısı olmadan mide bulantısı, kusma, karın üst kısmında ağrı, soğuk terleme veya ani yorgunluk gibi belirtilerle kalp krizi meydana gelebilir. Günlük pratiğimizde sadece mide rahatsızlığı ile hastaneye başvurup kalp krizi geçiren kişilerle sıkça karşılaşıyoruz. Bu yüzden bu belirtiler yalnızca mide veya sindirim sorunları ile özdeşleştirilmemelidir” ifadelerini kullandı.

“Erken tanı ve hızlı müdahale hayat kurtarır”
Kalp krizinde erken tanı ve hızlı müdahalenin hayati önem taşıdığını kaydeden Dr. Köşüş, “Ağrının olduğu bölge mide bile olsa, terleme, nefes darlığı, bayılma hissi veya genel bir rahatsızlık durumu söz konusuysa, bu durumun ciddiye alınarak acil servise başvurulması gereklidir. Kalp krizinde ilk 90 dakika, müdahale açısından hayati bir süreçtir. Bu süre zarfında yapılan anjiyo veya balon stent işlemi, kalp dokusunun geri dönülmez hasar görmesini engelleyebilir” şeklinde uyarıda bulundu.

“Kalp krizi riskini azaltmanın yolları”
Kalp krizi riskini düşürmek için sağlıklı yaşam tarzı değişikliklerinin önemine değinen Dr. Köşüş, “Sigaranın bırakılması, tansiyon ve şeker düzeyinin kontrol altına alınması, dengeli beslenme ile düzenli fiziksel aktivite edinilmesi, kalp-damar sağlığının korunmasının temel taşlarıdır. Unutulmamalıdır ki, kalp hastalıkları önlenebilir bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır” diyerek önerilerde bulundu.