Acıbadem Kayseri Hastanesi Kardiyoloji Departmanı’ndan Doç. Dr. Mehmet Fatih Karakaş, Türkiye’de her dört bireyden birinin yaşamının bir evresinde kalp hastalığı ile yüzleştiğini belirterek, “Covid aşıları ile ilgili zaman zaman tartışmalar yaşanıyor. Ancak güncel bilimsel veriler, bu aşıların kalp hastalığı riskini artırmadığını ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.
Kalp krizinin çoğu zaman aniden ve belirti olmaksızın gerçekleştiğine dikkat çeken Doç. Dr. Karakaş, kalp hastalıklarını ‘sessiz ama tehlikeli bir düşman’ olarak tanımlayarak, bu rahatsızlıkların her yıl dünya genelinde 18 milyon, Türkiye’de ise 200 bin insanın hayatını kaybetmesine neden olduğunu belirtti. Kalp hastalıklarının Türkiye’deki en büyük sağlık sorunlarından biri olduğunun altını çizen Karakaş, “Ülkemizde her dört kişiden biri yaşamlarının bir döneminde kalp sorunlarıyla karşılaşmaktadır. Kalp damar tıkanıklıkları, genellikle belirti vermeden ilerler ve bu süreç çok erken yaşlarda başlar. Damar içinde oluşan plaklar, herhangi bir rahatsızlık hissedilmeden ilerleyerek damarın tıkanmasına yol açabilir. Yüksek kan basıncı, düzensiz kan şekeri ve yüksek lipid değerleri, bu durumu hızlandırmaktadır. Ne yazık ki çoğu kişi bu sürecin farkına varamaz ve günlük yaşamına devam eder” dedi.
“Kalp krizinin belirtileri göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı şeklinde olabilir”
Kişilerin özellikle belirgin bir rahatsızlık hissetmemesi nedeniyle kalp krizi anında belirtileri her zaman fark edemediğini kaydeden Karakaş, “Kalp krizleri genellikle aniden gelişir. Daha önce belirti hissedilebilir ancak bazı durumlarda belirti olmaksızın aniden ortaya çıkabilir. Bu durumda göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı ya da aşırı yorgunluk yaşanabilir. Bu belirtiler bazı insanlarda daha hafif, bazıları için ise daha belirgin olabilir. Önemli olan, normalde hissetmediğimiz bir rahatsızlık hissettiğimizde bunu önemsiz ya da hafif bir sorun olarak görmememizdir. Zira kalp krizleri, zamanında müdahale edilmediği takdirde kalp kaslarına kalıcı hasar verebilir ve ölümle sonuçlanabilir” şeklinde konuştu. Karakaş, kalp krizinin çeşitli nedenleri olduğunu vurgulayarak, “Son zamanlarda bu vakalara daha sık rastlıyoruz. Aslında kalp krizleri, uzun süredir devam eden durumlardır. Fakat gün geçtikçe farkındalığımız arttığı için bu konuyu daha çok konuşuyoruz. Bu hususta dikkatli ve hassas olmak son derece önemli” açıklamasında bulundu.
“Virüsler kalp sağlığını etkileyebilir”
Karakaş, kalp krizi dışında kalp gribinin de önemine dikkat çekerek, “Covid-19 pandemisi döneminde, Covid ve diğer virüslerin kalp kası ve kalp hastalığına yol açabildiğini biliyoruz. Covid aşılarının kalp krizine neden olup olmadığı hakkında çeşitli endişeler mevcut. Ancak mevcut bilimsel veriler, bu aşıların kalp hastalığı riskini artırmadığını göstermektedir” dedi.
“Kalp gribinin belirtileri kalp krizine benzer”
Kalp krizinden ayrı olarak ‘kalp gribi’ hakkında bilgi veren Karakaş, “Kalp gribi, kalbi çevreleyen zarın veya kalp kasının iltihaplanması anlamına gelir. Genel olarak kendiliğinden düzelme eğiliminde olan bir süreçtir. Aynı kalp krizinde olduğu gibi göğüs ağrısı, nefes darlığı ve çarpıntı gibi belirtiler gösterebilir. Öncesinde ateş ve öksürük de olabilir. Bu belirtiler varsa, profesyonel bir yardım almak ve kardiyoloji uzmanına görünmek büyük önem taşımaktadır” şeklinde ifade etti. Kalp krizinin ne zaman geleceği tam olarak kestirilemese de, her an karşılaşabileceğimiz gerçeğini hatırlatan Karakaş, “Bu durumu göz önünde bulundurarak sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek ve düzenli kontroller yaptırmak şart. Kalbimiz sağlıklı olduğu müddetçe sağlıklı bir yaşam sürebiliriz, dolayısıyla kendinize ve sevdiklerinize dikkat edin, kalbinizi koruyun ve kontrollerinizi yaptırmayı ihmal etmeyin” diyerek sözlerini tamamladı.