Kilis’teki Yorgancılık Mesleği Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya, Ustalar Devlet Desteği Bekliyor

Kilis’teki yorgan ustaları, çırak yetiştirememek ve düşük kazançlar nedeniyle mesleklerinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Ustalar, yorgancılığın gelecek nesillere taşınabilmesi için devlet desteği talep ediyor.

Kilis'teki yorgan ustaları, çırak yetiştirememek ve düşük kazançlar nedeniyle mesleklerinin

Kilis’teki yorgan ustaları, son yıllarda çırakların yetişmemesi ve düşük kazançlar nedeniyle geleneksel zanaatın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Ustalar, mesleğin sürdürülebilirliği için devlet desteklerine ihtiyaç duyulması gerektiğinin altını çiziyor.

Yıllar geçtikçe, Kilis’teki yorgancılık sektörü büyük değişimler yaşadı. Önceden dükkanlarda çalışan 50-60 kişilik bir istihdam söz konusuyken, bugün bu rakam 3’e düştü. Bunun sonucunda mesleğin geleceği tehlikeye girmiş durumda. Yorgan ustaları, varlıklarını sürdürebilmek adına yetkililere çağrıda bulunuyor.

Kilis’te 40 yıllık bir yorgancı olan Mustafa Yılmaz, mesleğin sıkıntılı durumuna yönelik endişelerini dile getirerek, “Geçmişte her kalfanın yanında 3-4 çırak olurdu. Şimdi bir kalfa bile bulamıyoruz. Son 20 yıldır çırak yetiştiremiyoruz. Bu meslek neredeyse yok olmanın eşiğinde. Şu an Kilis’te yalnızca üç yorgancı dükkânı faaliyet gösteriyor. Eskiden bu sayının 50-60 civarındaydı” dedi. Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: “Bir ayda sadece 10 bin lira kazanabiliyorum ki bu, asgari ücretin yarısına bile denk gelmiyor. Meslek bitme aşamasına geldi. Gençlere bu mesleği öneremem, zira geleceği yok. Yorgancılık neredeyse sona erdi.”

Mesleğin değerinin yeterince anlaşılmadığını belirten İlhan Karataş, “Ben 30-35 yıldır bu işi yapıyorum. Yorgancılık gerçekten güzel bir meslek ancak herkes yapamaz. Tamircilik ve bakkal gibi işler genel olarak herkes tarafından yapılabilirken, yorgancılık, el becerisi ve tutku gerektiren bir zanaat” şeklinde konuştu. Karataş, gençlerin bu mesleği tercih etmemesinin ve ustaların zanaatın değerini görmemesinin sorun yarattığını ifade etti.

Karataş, yorgan üretiminin modele bağlı olarak süresinin değiştiğini belirtirken, “Bir yorganı bir günde tamamlayabilirim, fakat bazı modellerin yapılması 2-3 gün sürebiliyor. Ancak benim kazancım çok tatmin edici değil. 17-18 bin TL civarında kazanabiliyorum. Kendimi iyi hissedersem kazanımım 22 bin TL’ye kadar çıkabiliyor. Ancak yine de asgari ücreti bile kazanmakta zorlanıyorum. Moralimin iyi olması, verimli çalışabilmem için çok önemli” dedi.

Karataş, devletin yorgancılık mesleğine daha fazla destek sunması gerektiğini vurguladı. “Bizi desteklemeleri lazım. Dünyada birçok yerde tekstil sektörü var, ancak yorgancılık sadece Türkiye’ye özgü. Eğer desteklenirse, bu alanda üretim artacak ve yorgancılık hem yurt içinde hem de yurtdışında daha iyi tanınacak. Bizim tek istediğimiz destek ve yardım” dedi.

Kilis’teki yorgancı ustaları arasında en büyük sorunlardan birinin kalifiye iş gücü bulmak olduğunu ifade eden Karataş, “İşçi bulmak oldukça zor. Yorgan dikmek isteyen birini bulmak neredeyse imkansız. Belki de yüksek ücret verdiğim için kimse çalışmak istemiyor. Zaten kazancımla geçinemediğim için yanımda çalışanlara yalnızca 9-10 bin lira aralığında maaş verebiliyorum. Bu nedenle işler sürdürülebilir olmaktan çıkıyor” dedi.

Kilis’te yorgancılık mesleği için devlet desteği önemli bir umut kaynağı olarak öne çıkıyor. Yılmaz ve Karataş, bu mesleği ayakta tutmak ve daha iyi bir gelecek için devletin yardımına ihtiyaç duyduklarını belirtti. Yılmaz, “Bu meslek oldukça değerli ve biz bunu Avrupa’ya hatta Amerika’ya kadar satabiliriz. Ancak destek almamız zorunlu. Yorgancılığı yaşatmak için mücadele veriyoruz ama eğer bu meslek yok olursa, geriye yalnızca hatıralar kalır.” diyerek sözlerini tamamladı.