Kahta Belediye Meclisi, Filistin’deki Zulüm ve İBB’deki Yolsuzluklara Dikkat Çekti

Kahta Belediye Başkanı Mehmet Can Hallaç, Nisan ayı meclis toplantısında Filistin’deki zulme ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluklara dikkat çekti. Hallaç, Gazze’deki soykırımı lanetlerken, İBB’nin yolsuzluklarını da açıkladı. Ekrem İmamoğlu’nu suçlayan Hallaç, Özgür Özel’in dışarıdan demokrasi istemesini ise teslimiyet olarak nitelendirdi.

Kahta Belediye Başkanı Mehmet Can Hallaç, Nisan ayı meclis toplantısında

Adıyaman’ın Kahta Belediyesi Meclis Toplantısı, Nisan ayında gerçekleştirilen oturumda önemli konulara ışık tuttu. Toplantıda, Filistin’deki adaletsizlikler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan yolsuzluk olayları ve Özgür Özel’in batıdan yardım istemesi ele alındı.

Kahta Belediye Başkanı Mehmet Can Hallaç, meclis toplantısının başında yaptığı açıklamada, yalnızca yerel düzeydeki meselelerin değil, dünya genelinde derin izler bırakan iki önemli konunun da gündeme getirilmesi gerektiğini vurguladı. Hallaç, Filistin’de bir soykırımın yaşandığını ve uluslararası toplumun bu duruma kayıtsız kaldığını dile getirdi. Gazze’de süregelen çatışmanın açıklanabilir bir nedeninin kalmadığını belirten Başkan, “Siyonist İsrail, ABD’nin desteğiyle bir halkı yok etmekte. Bu bir savaş değil, insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Batı dünyası, bu katliama göz yummaktadır” ifadelerini kullandı. Hallaç, Kahta halkı adına, bu zulmü unutmayacaklarını ve karşı duracaklarını her platformda dile getireceklerini söyledi. Filistin halkının yalnız olmadığını ve bu haklı mücadelenin destekleneceğini duyurdu.

Aynı zamanda Hallaç, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ortaya çıkan yeni belgelerin büyük bir yolsuzluk ağının varlığını gösterdiğini aktardı. MASAK ve İçişleri Bakanlığı raporlarının, kamu kaynaklarının kötü yönetilmesiyle ilgili ciddi veriler sunduğunu ifade eden Başkan Hallaç, sürecin sorumlusunun Ekrem İmamoğlu olduğunu belirtti. Kamu kaynaklarının kirli ilişkilerle kaybedilmesini kabul edilemez bulduğunu ve bu durumun yalnızca bir skandal değil, aynı zamanda bu ülkenin insanlarının aklıyla dalga geçmek olduğunu vurguladı. Hallaç, bazı muhalefet temsilcilerinin gençleri sokağa çağırmasının demokrasiye bir tehdit oluşturduğunu ve yerli markalara yönelik başlatılan boykotun bir sabotaj niteliği taşıdığını ekledi. Son olarak, Özgür Özel’in batıdan demokrasi talep etmesini bir acizlik olarak nitelendirerek, Türk milletinin bağımsızlık ve milli değerlerine sahip çıktığını hatırlattı.